Antalya’da Yeni Bir Radyo

Asayiş 14.12.2020 - 20:18, Güncelleme: 16.11.2022 - 03:02 2381+ kez okundu.
 

Antalya’da Yeni Bir Radyo

Çiftçinin, üreticinin kafası rahat değil *Pandemi Tarım’ı başa yazdı *Türk Tarımı Dünya tarım liginde üç sıfır geriye düşmüştür Ziraat mühendisleri Odası Başkanı Vural Şahin Radyo Secen’e konuk oldu. Şahin Pandemi döneminde Antalya da ve Türkiye de tarımı konuştu. Şahin, “Türk tarımı Dünya liglerinde ortaya koydukları ile üç sıfır geridedir. Çiftçinin ve üreticinin sesini duyan yok. Üreticinin kafası rahat değil. Pandemi döneminde tedarikçilere ürün sağlayan borç ve krediler altında ezilen üretici ve çiftçilerimizin en az sağlıkçılarımız kadar onların da üstlendiği görev kutsal ve değerli olduğu unutulmamalıdır. Pandemi döneminde TARIM başa yazılmıştır” dedi Dışa bağımlı maliyetler Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Vural Şahin Antalya dan 98.7 Frekansından yayın yapan Radyo Secen’e konuk oldu. Şahin yaptığı açıklamalar arasında Antalya ve Türk tarımında yaşanan gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu. Üretimin maliyetlerini indirgenmesi gerektiğini söyleyen Şahin, “Ülke ekonomisinin geldiği nokta da çiftçinin girdi maliyetlerinin ürün fiyatlarının eş değer fiyatlarda olduğunu üzülerek söylemek zorundayım. Yani dışa bağımlı bir tarım politikamız var. Dövize, Euro ve Dolara bağımlı bir tarım anlayışı hakim ülkemizde” dedi 1 yıllık kazanç borca gidiyor Vural Şahin, “Ülkemizde Dolar ve Euro’nun geriye gelmediğini söylemek istersek üreticinin kazancı sıfırın altına düşüyor. Üretim maliyetlerine hükümet destekli dokunuşlara ihtiyaç var. Üretim yapan çiftçimizin kafasının rahat olması gerekiyor. Her şeyden önemlisi emektar çiftçinin koşullarının iyi bilinmesi gerekiyor. Çiftçimiz 1 yıllık kazancı üretimi kadar borca giriyor. Devlet bankaları aracılığı ile üreticinin şartlarına göre düşük faizli, sıfır faizli ödemelerle desteklenmesi gerekiyor” diye konuştu. Pandeminin cefakar insanları “çiftçiler” Tarımın konuşulduğu bir ülkede, tarımdan anlıyormuş gibi konuşanların üreticinin aslında halinden anlamadığını dile getiren Şahin, “Bizler çözüm önerileri sunuyoruz. Söylediklerimizin çözüm önerisi olarak devletimizde karşılık görmesini arzu ediyoruz. Salgın döneminde çok iyi görülmüştür ki Tarım ve tezgaha indirilen, sonrasında sofralarımıza kadar gelen ürünler bu cefakar insanların çaba ve gayretleri ile söz konusu olmuştur. Sağlıkçılarımızı ilk sıraya koyarken Pandemi döneminde insanların zaruri ihtiyaçlarının karşılanması ve beslenmesi gereken konularda taşın altına elini koyarak, borç ve krediler altında ezilen çiftçinin de Pandemi döneminde önemli bir görev üstlendiğini, tedarikçilere bu üretilenleri kazandırdığı unutulmaması gerekiyor” diye konuştu Tarım yeniden planlanmalı Tarımın bu kadar ön planda olduğu bir dönemde tekrar tarımsal planlamanın yeniden yapılması gerektiğini belirten Şahin, “Tarımı ekonomimizden ayırmamamız gerekiyor. Dışa bağımlılığı derhal terk etmemiz kaçınılmazdır. Somut adımların atılmasını bekliyoruz. STK olarak biz bu konularda görüş belirtmek ve yapılması gerekenler noktasında bilgilerimizi paylaşmaya hazırız.” Dedi Emektar üretici topraktan çekildi Emektar üreticilerin mesleklerini ağırlaşan şartlar nedeniyle toprağını bırakıp şehir merkezlerine yerleştiğini ve mesleklerini aile bireylerine gençlere aktarmadığını belirten Şahin, “Emekçi tecrübeli üretici tarımdan çekildiğini görüyoruz. Genç nüfus tarımdan kopuk ve yetişmiyor genç üretici diye tabir edeceğimiz bir nesilde yok. Yapılan işte para kazanılmıyorsa orada durulması zordur. Teknoloji çiftçinin ürettiği alana inmesi gerekiyor. Çiftçi için yapılan hibeler yardımların dışında esas bilinmesi gereken konular atlanıyor. Yapılan yardım ve hibelere de zaman zaman siyaset karıştığının tanıkları oluyoruz. Bunun adı işte o zaman ülke tarımı ve üreticisine destek olmuyor. Yanına ve yandaşına destek olunmuş oluyor” diye konuştu İthal eden ülke olduk Tahılın hala ithal eden bir ülke olarak anıldığını hatırlatan Şahin, “Bugünün Türkiye’sinde aslında dünya yı doyuracak besleyecek tarım girdilerine sahip bir ülkeyiz. Ancak bugün her alanda kullandığımız en küçük bir cihazı dahi ithal eden bir ülke olduk. Özellikle tarım da ithal bizi derinden üzen bir konudur. Paramızı dışarıya veriyoruz. Böyle nasıl kalkınacağız. Biz satmalıyız ki kazanalım. Üretip, stoklayıp, satmalıyız ki kazanalım. Hedefe giden bir ülke aracı var fakat kırmızı ikaz ışığı yanıyor aracın. Ve nereden yakıt alınacağı bilinmiyor ve araç böyle devam ediyor” dedi Tarım da dil birliği önemli Her şeye rağmen sıçranabilineceğini belirten Şahin, “Bir çok ülke de uygulanmış modeller var. Ancak bir çok şeyi yeniden kurgulamak için çok geç kalındığını da belirtmek isterim. Sağlık bakanımız doktor, milli eğitim bakanımız eğitimci tarım bakanımızı eleştirmek için söylemiyorum ancak bizim de dil birliği yapacağımız ve ortak nokta da hızla buluşmamız gereken idareci ve yöneticilere bakan makamlarına ihtiyacımız var. Herkes tarımı konuşuyor. Ekonomimizin temeli tarım. Bu kadar önemli bir konunun ülkenin varoluşuna katkı veren bir dinamizmde maalesef tarımın dilinden anlayanı bulmakta zorlanıyoruz” diye konuştu Biz satalım stok yapalım kazanalım Verimli topraklara sahip olduğumuzu belirten Başkan Şahin, “Bizim sadece ve sadece her kafadan ses çıkartmaktan ziyade sorunları bir yere taşınması gerekiyor. Devletimiz de ihraç pazarları yaratması gerekiyor. Bu konuda üreticiye destek vermesi gerekiyor. Sattıkça milli gelirimiz artsın dövize karşı. Bizler ön göremiyoruz. İthal ürün pazarlayan firmalar var. Üretici aldığı ürünü ilacı ve gübresini yerine koyabilmek için korkunç fiyat farkı ortaya çıkıyor. 18 ay vadenin olduğu bir yerde dövize karşı hamle yapılamıyorsa üreticiyi tarım da tutmak da oldukça zor olmakta. Çiftçi 18 ay vadeli aldığı gübreyi bugün yüz TL den alıyorsa 18 ay sonra yüz elli TL ye alacak. İşte çiftçinin isyanı buradan başlıyor. Sürekli bir artış var. Döviz düşmeyişi ve dövize bağımlı olmamız nedeniyle üretici perişan durumda. Bu durum pazara yansımakta” diye konuştu Buğday üreticisi desteklenmeli Tarımsal planlamayı oluşturulması gerektiğini söyleyen Şahin, “Biz pandemi koşullarının başında Rusya bize tahıl veriyordu artık vermeyeceğini belirtti. Böyle dönemlerde planlama şart. Bizim eksiklerimiz neler. Genel ihtiyaçlarımız neler bunları bilmek gerekiyor. Bizim buğday üreticisini ön plana itmemiz için çaba göstermemiz gerekiyor. Planlamaya rağmen yağışlar ve kuraklık yaşayan ülkemizde ekolojik koşulları da ön görerek tarımı ve üreticiyi desteklemek gerekiyor. Bakınız inşaat sektörünün canlanması için çok düşük faiz oranları ile sektörün hareketlendirilmesi sağlandı. Tarım da başta olmak üzere iş ve ticaretin olduğu her alanda en kılcal damarlara kadar bunlar düşünülmeli. Bunu yaparken en yakınında kine değil en uzağındakinin görülmesi gerekiyor. Destek evet kime ? Yakındakine ! olmaz. ” dedi Her üretici TARSİM e giremiyor TARSİM sigorta anlayışının genişletilmesi gerektiğini belirten Şahin, “Tarım sigortaları ne kadar yapılırsa yapılsın sigorta uygunluğu olmayan insanlar sigorta yaptıramıyor. Bu durumda ki üretici de TARSİM e sigorta yaptırabilsinler. Bugün serasını ev etmiş vatandaşlarımızın çaba ve gayretini samimi olarak görülmesi gerekiyor. Pandemi eşittir çiftçinin sağlığıdır diyen biri var mı ? Ziraat Odalarımız var. Hükümet ve Devlet ile hareket edebilen bir kurumumuz. Çiftçilerimiz bu süreçte virüse yakalanan yok mu ? Elbette var ! Çiftçilerimizin sağlığı için de bu koşullarda yanında olmamız gerekiyor. Yerel ve genel yönetimler bulunmuş olduğu koşullarda çiftçinin sağlığı ile de ilgilenmesi gerekiyor” diye konuştu Tarımı konuşacak bir çok birimi ve bilenlerin okul, üniversite ve ilgili dinamiklerimizin olduğunu belirten Şahin, “Tarımı bilenle yürünürse tarımı hak ettiği yere daha çabuk gelecektir. Üretimi desteklemek ve planlamasını yapmak zorundayız”diye konuştu

Çiftçinin, üreticinin kafası rahat değil

*Pandemi Tarım’ı başa yazdı

*Türk Tarımı Dünya tarım liginde üç sıfır geriye düşmüştür

Ziraat mühendisleri Odası Başkanı Vural Şahin Radyo Secen’e konuk oldu. Şahin Pandemi döneminde Antalya da ve Türkiye de tarımı konuştu. Şahin, “Türk tarımı Dünya liglerinde ortaya koydukları ile üç sıfır geridedir. Çiftçinin ve üreticinin sesini duyan yok. Üreticinin kafası rahat değil. Pandemi döneminde tedarikçilere ürün sağlayan borç ve krediler altında ezilen üretici ve çiftçilerimizin en az sağlıkçılarımız kadar onların da üstlendiği görev kutsal ve değerli olduğu unutulmamalıdır. Pandemi döneminde TARIM başa yazılmıştır” dedi

Dışa bağımlı maliyetler

Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Vural Şahin Antalya dan 98.7 Frekansından yayın yapan Radyo Secen’e konuk oldu. Şahin yaptığı açıklamalar arasında Antalya ve Türk tarımında yaşanan gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu. Üretimin maliyetlerini indirgenmesi gerektiğini söyleyen Şahin, “Ülke ekonomisinin geldiği nokta da çiftçinin girdi maliyetlerinin ürün fiyatlarının eş değer fiyatlarda olduğunu üzülerek söylemek zorundayım. Yani dışa bağımlı bir tarım politikamız var. Dövize, Euro ve Dolara bağımlı bir tarım anlayışı hakim ülkemizde” dedi

1 yıllık kazanç borca gidiyor

Vural Şahin, “Ülkemizde Dolar ve Euro’nun geriye gelmediğini söylemek istersek üreticinin kazancı sıfırın altına düşüyor. Üretim maliyetlerine hükümet destekli dokunuşlara ihtiyaç var. Üretim yapan çiftçimizin kafasının rahat olması gerekiyor. Her şeyden önemlisi emektar çiftçinin koşullarının iyi bilinmesi gerekiyor. Çiftçimiz 1 yıllık kazancı üretimi kadar borca giriyor. Devlet bankaları aracılığı ile üreticinin şartlarına göre düşük faizli, sıfır faizli ödemelerle desteklenmesi gerekiyor” diye konuştu.

Pandeminin cefakar insanları “çiftçiler”

Tarımın konuşulduğu bir ülkede, tarımdan anlıyormuş gibi konuşanların üreticinin aslında halinden anlamadığını dile getiren Şahin, “Bizler çözüm önerileri sunuyoruz. Söylediklerimizin çözüm önerisi olarak devletimizde karşılık görmesini arzu ediyoruz. Salgın döneminde çok iyi görülmüştür ki Tarım ve tezgaha indirilen, sonrasında sofralarımıza kadar gelen ürünler bu cefakar insanların çaba ve gayretleri ile söz konusu olmuştur. Sağlıkçılarımızı ilk sıraya koyarken Pandemi döneminde insanların zaruri ihtiyaçlarının karşılanması ve beslenmesi gereken konularda taşın altına elini koyarak, borç ve krediler altında ezilen çiftçinin de Pandemi döneminde önemli bir görev üstlendiğini, tedarikçilere bu üretilenleri kazandırdığı unutulmaması gerekiyor” diye konuştu

Tarım yeniden planlanmalı

Tarımın bu kadar ön planda olduğu bir dönemde tekrar tarımsal planlamanın yeniden yapılması gerektiğini belirten Şahin, “Tarımı ekonomimizden ayırmamamız gerekiyor. Dışa bağımlılığı derhal terk etmemiz kaçınılmazdır. Somut adımların atılmasını bekliyoruz. STK olarak biz bu konularda görüş belirtmek ve yapılması gerekenler noktasında bilgilerimizi paylaşmaya hazırız.” Dedi

Emektar üretici topraktan çekildi

Emektar üreticilerin mesleklerini ağırlaşan şartlar nedeniyle toprağını bırakıp şehir merkezlerine yerleştiğini ve mesleklerini aile bireylerine gençlere aktarmadığını belirten Şahin, “Emekçi tecrübeli üretici tarımdan çekildiğini görüyoruz. Genç nüfus tarımdan kopuk ve yetişmiyor genç üretici diye tabir edeceğimiz bir nesilde yok. Yapılan işte para kazanılmıyorsa orada durulması zordur. Teknoloji çiftçinin ürettiği alana inmesi gerekiyor. Çiftçi için yapılan hibeler yardımların dışında esas bilinmesi gereken konular atlanıyor. Yapılan yardım ve hibelere de zaman zaman siyaset karıştığının tanıkları oluyoruz. Bunun adı işte o zaman ülke tarımı ve üreticisine destek olmuyor. Yanına ve yandaşına destek olunmuş oluyor” diye konuştu

İthal eden ülke olduk

Tahılın hala ithal eden bir ülke olarak anıldığını hatırlatan Şahin, “Bugünün Türkiye’sinde aslında dünya yı doyuracak besleyecek tarım girdilerine sahip bir ülkeyiz. Ancak bugün her alanda kullandığımız en küçük bir cihazı dahi ithal eden bir ülke olduk. Özellikle tarım da ithal bizi derinden üzen bir konudur. Paramızı dışarıya veriyoruz. Böyle nasıl kalkınacağız. Biz satmalıyız ki kazanalım. Üretip, stoklayıp, satmalıyız ki kazanalım. Hedefe giden bir ülke aracı var fakat kırmızı ikaz ışığı yanıyor aracın. Ve nereden yakıt alınacağı bilinmiyor ve araç böyle devam ediyor” dedi

Tarım da dil birliği önemli

Her şeye rağmen sıçranabilineceğini belirten Şahin, “Bir çok ülke de uygulanmış modeller var. Ancak bir çok şeyi yeniden kurgulamak için çok geç kalındığını da belirtmek isterim. Sağlık bakanımız doktor, milli eğitim bakanımız eğitimci tarım bakanımızı eleştirmek için söylemiyorum ancak bizim de dil birliği yapacağımız ve ortak nokta da hızla buluşmamız gereken idareci ve yöneticilere bakan makamlarına ihtiyacımız var. Herkes tarımı konuşuyor. Ekonomimizin temeli tarım. Bu kadar önemli bir konunun ülkenin varoluşuna katkı veren bir dinamizmde maalesef tarımın dilinden anlayanı bulmakta zorlanıyoruz” diye konuştu

Biz satalım stok yapalım kazanalım

Verimli topraklara sahip olduğumuzu belirten Başkan Şahin, “Bizim sadece ve sadece her kafadan ses çıkartmaktan ziyade sorunları bir yere taşınması gerekiyor. Devletimiz de ihraç pazarları yaratması gerekiyor. Bu konuda üreticiye destek vermesi gerekiyor. Sattıkça milli gelirimiz artsın dövize karşı. Bizler ön göremiyoruz. İthal ürün pazarlayan firmalar var. Üretici aldığı ürünü ilacı ve gübresini yerine koyabilmek için korkunç fiyat farkı ortaya çıkıyor. 18 ay vadenin olduğu bir yerde dövize karşı hamle yapılamıyorsa üreticiyi tarım da tutmak da oldukça zor olmakta. Çiftçi 18 ay vadeli aldığı gübreyi bugün yüz TL den alıyorsa 18 ay sonra yüz elli TL ye alacak. İşte çiftçinin isyanı buradan başlıyor. Sürekli bir artış var. Döviz düşmeyişi ve dövize bağımlı olmamız nedeniyle üretici perişan durumda. Bu durum pazara yansımakta” diye konuştu

Buğday üreticisi desteklenmeli

Tarımsal planlamayı oluşturulması gerektiğini söyleyen Şahin, “Biz pandemi koşullarının başında Rusya bize tahıl veriyordu artık vermeyeceğini belirtti. Böyle dönemlerde planlama şart. Bizim eksiklerimiz neler. Genel ihtiyaçlarımız neler bunları bilmek gerekiyor. Bizim buğday üreticisini ön plana itmemiz için çaba göstermemiz gerekiyor. Planlamaya rağmen yağışlar ve kuraklık yaşayan ülkemizde ekolojik koşulları da ön görerek tarımı ve üreticiyi desteklemek gerekiyor. Bakınız inşaat sektörünün canlanması için çok düşük faiz oranları ile sektörün hareketlendirilmesi sağlandı. Tarım da başta olmak üzere iş ve ticaretin olduğu her alanda en kılcal damarlara kadar bunlar düşünülmeli. Bunu yaparken en yakınında kine değil en uzağındakinin görülmesi gerekiyor. Destek evet kime ? Yakındakine ! olmaz. ” dedi

Her üretici TARSİM e giremiyor

TARSİM sigorta anlayışının genişletilmesi gerektiğini belirten Şahin, “Tarım sigortaları ne kadar yapılırsa yapılsın sigorta uygunluğu olmayan insanlar sigorta yaptıramıyor. Bu durumda ki üretici de TARSİM e sigorta yaptırabilsinler. Bugün serasını ev etmiş vatandaşlarımızın çaba ve gayretini samimi olarak görülmesi gerekiyor. Pandemi eşittir çiftçinin sağlığıdır diyen biri var mı ? Ziraat Odalarımız var. Hükümet ve Devlet ile hareket edebilen bir kurumumuz. Çiftçilerimiz bu süreçte virüse yakalanan yok mu ? Elbette var ! Çiftçilerimizin sağlığı için de bu koşullarda yanında olmamız gerekiyor. Yerel ve genel yönetimler bulunmuş olduğu koşullarda çiftçinin sağlığı ile de ilgilenmesi gerekiyor” diye konuştu

Tarımı konuşacak bir çok birimi ve bilenlerin okul, üniversite ve ilgili dinamiklerimizin olduğunu belirten Şahin, “Tarımı bilenle yürünürse tarımı hak ettiği yere daha çabuk gelecektir. Üretimi desteklemek ve planlamasını yapmak zorundayız”diye konuştu

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.