Antalya Şubemizin 4. Olağan Genel Kurulu Gerçekleştirildi

Asayiş 11.10.2020 - 20:07, Güncelleme: 16.11.2022 - 03:02 1685+ kez okundu.
 

Antalya Şubemizin 4. Olağan Genel Kurulu Gerçekleştirildi

Antalya Şubemizin 4. Olağan Genel Kurulu, 11 Ekim 2020 tarihinde Su Otel’de gerçekleştirildi.
Antalya Şubemizin 4. Olağan Genel Kurulu, 11 Ekim 2020 tarihinde Su Otel’de gerçekleştirildi. Genel Başkan Yardımcımız Mehmet Keskin’in Divan Başkanlığında gerçekleştirilen Genel Kurula HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Ak Parti Antalya Milletvekili Mustafa Köse, HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı ve HİZMET-İŞ Sendikamız Genel Başkan Vekili, Genel Başkan Yardımcılarımız Mehmet Keskin, Halil Özdemir ve Celal Yıldız, Antalya Şube Başkanımız Muhammet Talha Kandil, Şanlıurfa 2 No’lu Şube Başkanımız Bozan İzol, Denizli Şube Başkanımız Sezai Söylemez, Muş Şube Başkanımız Yaşar Kalır, Van Şube Başkanımız Abdullah Efeoğlu, Isparta İl Başkanımız Ali Akgül, Genel Merkez Kadın Komitemiz Başkanı Hatice Ayhan, değeler ve basın mensupları katıldı. ANTALYA BÜYÜKŞEHİR’DE GREVİMİZ 444 GÜNDÜR DEVAM EDİYOR Antalya Şubemizin 4. Olağan Genel Kurulu’na hitaben bir konuşma gerçekleştiren Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 31 Mart 2019 seçimleri sonrası CHP ve HDP’li belediyelerde HİZMET-İŞ Sendikamıza yönelik operasyon başlatılarak 30 bini aşkın üyemizin baskı ve tehditle istifa ettirildiğini hatırlatarak, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde de üyelerimizin istifa ettirildiğini, işten atıldığını, sürgün edildiğini ve toplu iş sözleşmesi sürecinin işletilmediğini söyledi. ÜYELERİMİZİ ÖNYARGILARLA İSTİFA ETTİRDİLER Antalya Büyükşehirde işten atılan üyelerimizin işe iade edilmesi, sürgünlerin durdurulması ve toplu iş sözleşmesi sürecinin işletilmesi amacıyla sendikamız tarafından başlatılan grevin 444. güne ulaştığı bilgisini paylaşan Arslan, şunları kaydetti: “Antalya Büyükşehir Belediye Başkanıyla sorunlarımızı müzakere etmek istedik, ancak kendisi çözümden yana tavır almadı. Bazı belediye başkanlarımız HAK-İŞ ile kavalı olduklarından değil, ön yargılarından dolayı üyelerimizi bizden ayırdılar.” SÜRGÜN VE BASKILAR DURDURULMALI, TOPLU SÖZLEŞME SÜRECİ İŞLETİLMELİ Sendikamız tarafından verilen mücadele neticesinde Bolu ve İstanbul belediyelerinde işten atılan üyelerimizin işlerine tekrar kavuşturulduğunu hatırlatan Arslan, “Bazı belediyelerde açtığımız davaları kazandık, arkadaşlarımız işlerine döndüler. Silopi’de Kandil kararıyla işten atıldılar, davayı kazanmamıza rağmen işe alınmadılar. Bazı belediyelerde ise, ‘dava açmayın, işe alacağız” şeklinde tezgâh kurarak emekçilerin dava açmasının önüne geçtiler, ama sözlerinde durmadılar. Antalya Büyükşehirdeki grevimizi mahkeme kararıyla durdurmaya çalışıyorlar, ancak bu çözüm değildir, çözüm arkadaşlarımızın toplu iş sözleşmelerinin imzalanması, sürgünlerin, baskıların durdurulmasıdır” dedi. Arslan, Coronaviris tedavisi gören Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e geçmiş olsun dileklerini ileterek, bin an evvel görevine dönmesini temenni etti. TAŞERON İŞÇİLİĞİNE KARŞI TARİHİ BİR MÜCADELE VERDİK HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ Sendikamızın taşeron işçiliğine karşı uzun yıllar büyük bir mücadele verdiğini belirten ve bunu kadroyla sonuçlandırdığını belirten Arslan, “HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ olarak taşeronla mücadeleyi başlattığımızda sahada hiçbir emek konfederasyonu, hiçbir sendika yoktu. Bizim dışımızdakiler taşeron emekçilerinin sendikalı olabileceğine, onların sözleşmeden yararlanabileceğine inanmadılar, üye yapmadılar, “Bize kadrolular yeter, taşeronu üye yapmak istemiyoruz’ dediler. ‘Asıl işte çalışanlara kadro verilsin yardımcı işte çalışanlara kadro verilmesin” dediler. Taşeron emekçilerinin durumu patronların iki dudağı arasındaydı. 2014 yılında çıkarılan bir kanunla sendikaya üyeliklerini, toplu iş sözleşmelerini, izin ve kıdem haklarını güvenceye aldık. Fiyat farklarının devlet tarafından ödenmesini sağladık. Taleplerimiz dikkate alındığı için o günkü Hükümetimize teşekkür ediyoruz. Kadro mücadelemizi sürdürürken Özel Sözleşmeli Personel Statüsü önerdiler. Buna karşı çıktık, kampanya yürüttük. Bugün sendikacıyız diye direnenler ÖSP’yi savundular” şeklinde konuştu. HAK-İŞ’in, bazı sendikalar gibi birilerine değil tüm taşeron emekçilerine kadro talebinde bulunduğunu ve bunun 696 sayılı kanunla başarıldığını söyleyen Arslan, “Mücadelemizin Cumhurbaşkanımız ve Hükümetimiz tarafından kabul görmesi üzerine 1 milyon emekçi kadrolu oldu” dedi. TAŞERON EMEKÇİLERİNE KADRO VERİLMESİ, HAK-İŞ’İN BAŞARISIDIR Taşeron emekçilerine kadro verilen KHK’ya HAK-İŞ’in bilgisi dışında son dakikada, ‘Taşerondan geçen emekçiler ana işkollarında tescil edilecek” şeklinde bir madde eklenerek, bir operasyon yapıldığını ifade eden Arslan, şunları kaydetti: “O gün Hükümet üyelerimizle konuştuk, bu düzenlemenin haksızlık olduğunu, düzeltilmesi yönündeki talebimizi ilettik. HAK-İŞ’in 200 milyona yakın üyesinin istemedikleri sendikalara üye olmak zorunda bırakılmaları bizi yaralıyor, çünkü bu mücadelenin her aşamasında biz varız, süreci biz yürüttük, biz başardık.” ÇÖZÜMDE YER ALMAYANLAR, ÜYE KAPMAK İÇİN ALGI OLUŞTURUYOR 696 sayılı kanunla konulan geçiş döneminin belediyelerde Temmuz’da bittiğini, kamuda çalışan emekçiler için ise 1 Kasım’da tamamlanacağını hatırlatan Arslan, taşeron emekçilerin hakkını aramayanların, geçiş günü yaklaşınca algı operasyonlarına başvurduklarını söyledi. MÜCADELEMİZE SONUNA KADAR DEVAM EDECEĞİZ Arslan, “Aylardır aleyhimize kampanya yürütüyorlar. Bunlardan etkilenmeyin. Sendikalarımız arasında ayrım yapmıyoruz, üye sayılarının değiştirilmesini istemiyoruz. Yüzünüze bakmayanların sendikasında nasıl duracaksınız. Hükümetimizden bu konuda bir çözüm bekliyoruz, son güne kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Doğru olanı yapmaya devam edeceğiz. Emekçi kardeşlerimiz sosyal medyadan yürütülen algı operasyonlarına değil, HAK-İŞ’i takip etsinler, güvensinler” diye konuştu. Kamuda çalışan KHK’lı emekçiler için kamu çerçeve sözleşmesi yapılacağını belirten Arslan, şunları söyledi: “Asıl iş yardımcı konusu kapanmıştır. Emekçi kardeşlerimiz hangi sendikanın üyesi olursa olsun, statülerinde, ücretlerinde, sosyal haklarında bir kayıp olmayacak.” KKTC davasını uluslararası platforma taşıyan bir örgütüz Arslan, KKTC’de yaklaşan seçimler dolayısıyla Kıbrıs’ta sorunun tekrar ısıtılmaya çalışıldığını söyledi. KKTC’li Türklerin yeterince barışçıl olduğunu ve çözüme yönelik hür türlü adımı attığını kaydeden Arslan, “Artık bekleme zamanı değil, çözümü hızlandırma zamanıdır” dedi. KKTC’li Türklerin Türkiye’ye düşman etmeye çalışıldığına dikkat çeken Arslan, KKTC Hükümeti içinde Rumların ağzıyla konuşanların bulunmasının acı verici olduğunu söyledi. HAK-İŞ’in Kıbrıs davasına büyük destek verdiğini belirten Arslan, “HAK-İŞ, KKTC davasını uluslararası platforma taşıyan bir örgüttür. Kıbrıslı kardeşlerimizin her zaman yanında olduk, olmaya devam edeceğiz. KKTC’deki seçimlerde sorunun çözümüne Türkiye ile birlikte katkı sağlayacak adaylar kazansın istiyoruz” ifadelerini kullandı. “Ermenistan Azerbaycan topraklarından atılmalıdır” Arslan, Ermenistan-Azerbaycan soruna da değindi. Ermenistan’ın diaspora tarafından yönetilen, bazı devletler tarafından kullanılan taşeron bir devlet olduğunu ifade eden Arslan, “Barış adı altında Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarını işgalini uzattılar. Ermenistan Azerbaycan topraklarından atılmalıdır” dedi. Arslan, Ermenistan tarafından gerçekleştirilen füze saldırısında şehit olan Azerbaycanlı kardeşlerimize Allah’tan diledi.   Arslan, Coranovirüs salgınına karşı da dikkatli olunması uyarısında bulundu.
Antalya Şubemizin 4. Olağan Genel Kurulu, 11 Ekim 2020 tarihinde Su Otel’de gerçekleştirildi.

Antalya Şubemizin 4. Olağan Genel Kurulu, 11 Ekim 2020 tarihinde Su Otel’de gerçekleştirildi.

Genel Başkan Yardımcımız Mehmet Keskin’in Divan Başkanlığında gerçekleştirilen Genel Kurula HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Ak Parti Antalya Milletvekili Mustafa Köse, HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı ve HİZMET-İŞ Sendikamız Genel Başkan Vekili, Genel Başkan Yardımcılarımız Mehmet Keskin, Halil Özdemir ve Celal Yıldız, Antalya Şube Başkanımız Muhammet Talha Kandil, Şanlıurfa 2 No’lu Şube Başkanımız Bozan İzol, Denizli Şube Başkanımız Sezai Söylemez, Muş Şube Başkanımız Yaşar Kalır, Van Şube Başkanımız Abdullah Efeoğlu, Isparta İl Başkanımız Ali Akgül, Genel Merkez Kadın Komitemiz Başkanı Hatice Ayhan, değeler ve basın mensupları katıldı.

ANTALYA BÜYÜKŞEHİR’DE GREVİMİZ 444 GÜNDÜR DEVAM EDİYOR

Antalya Şubemizin 4. Olağan Genel Kurulu’na hitaben bir konuşma gerçekleştiren Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 31 Mart 2019 seçimleri sonrası CHP ve HDP’li belediyelerde HİZMET-İŞ Sendikamıza yönelik operasyon başlatılarak 30 bini aşkın üyemizin baskı ve tehditle istifa ettirildiğini hatırlatarak, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde de üyelerimizin istifa ettirildiğini, işten atıldığını, sürgün edildiğini ve toplu iş sözleşmesi sürecinin işletilmediğini söyledi.

ÜYELERİMİZİ ÖNYARGILARLA İSTİFA ETTİRDİLER

Antalya Büyükşehirde işten atılan üyelerimizin işe iade edilmesi, sürgünlerin durdurulması ve toplu iş sözleşmesi sürecinin işletilmesi amacıyla sendikamız tarafından başlatılan grevin 444. güne ulaştığı bilgisini paylaşan Arslan, şunları kaydetti: “Antalya Büyükşehir Belediye Başkanıyla sorunlarımızı müzakere etmek istedik, ancak kendisi çözümden yana tavır almadı. Bazı belediye başkanlarımız HAK-İŞ ile kavalı olduklarından değil, ön yargılarından dolayı üyelerimizi bizden ayırdılar.”

SÜRGÜN VE BASKILAR DURDURULMALI, TOPLU SÖZLEŞME SÜRECİ İŞLETİLMELİ

Sendikamız tarafından verilen mücadele neticesinde Bolu ve İstanbul belediyelerinde işten atılan üyelerimizin işlerine tekrar kavuşturulduğunu hatırlatan Arslan, “Bazı belediyelerde açtığımız davaları kazandık, arkadaşlarımız işlerine döndüler. Silopi’de Kandil kararıyla işten atıldılar, davayı kazanmamıza rağmen işe alınmadılar. Bazı belediyelerde ise, ‘dava açmayın, işe alacağız” şeklinde tezgâh kurarak emekçilerin dava açmasının önüne geçtiler, ama sözlerinde durmadılar. Antalya Büyükşehirdeki grevimizi mahkeme kararıyla durdurmaya çalışıyorlar, ancak bu çözüm değildir, çözüm arkadaşlarımızın toplu iş sözleşmelerinin imzalanması, sürgünlerin, baskıların durdurulmasıdır” dedi.

Arslan, Coronaviris tedavisi gören Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e geçmiş olsun dileklerini ileterek, bin an evvel görevine dönmesini temenni etti.

TAŞERON İŞÇİLİĞİNE KARŞI TARİHİ BİR MÜCADELE VERDİK

HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ Sendikamızın taşeron işçiliğine karşı uzun yıllar büyük bir mücadele verdiğini belirten ve bunu kadroyla sonuçlandırdığını belirten Arslan, “HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ olarak taşeronla mücadeleyi başlattığımızda sahada hiçbir emek konfederasyonu, hiçbir sendika yoktu. Bizim dışımızdakiler taşeron emekçilerinin sendikalı olabileceğine, onların sözleşmeden yararlanabileceğine inanmadılar, üye yapmadılar, “Bize kadrolular yeter, taşeronu üye yapmak istemiyoruz’ dediler. ‘Asıl işte çalışanlara kadro verilsin yardımcı işte çalışanlara kadro verilmesin” dediler. Taşeron emekçilerinin durumu patronların iki dudağı arasındaydı. 2014 yılında çıkarılan bir kanunla sendikaya üyeliklerini, toplu iş sözleşmelerini, izin ve kıdem haklarını güvenceye aldık. Fiyat farklarının devlet tarafından ödenmesini sağladık. Taleplerimiz dikkate alındığı için o günkü Hükümetimize teşekkür ediyoruz. Kadro mücadelemizi sürdürürken Özel Sözleşmeli Personel Statüsü önerdiler. Buna karşı çıktık, kampanya yürüttük. Bugün sendikacıyız diye direnenler ÖSP’yi savundular” şeklinde konuştu.

HAK-İŞ’in, bazı sendikalar gibi birilerine değil tüm taşeron emekçilerine kadro talebinde bulunduğunu ve bunun 696 sayılı kanunla başarıldığını söyleyen Arslan, “Mücadelemizin Cumhurbaşkanımız ve Hükümetimiz tarafından kabul görmesi üzerine 1 milyon emekçi kadrolu oldu” dedi.

TAŞERON EMEKÇİLERİNE KADRO VERİLMESİ, HAK-İŞ’İN BAŞARISIDIR

Taşeron emekçilerine kadro verilen KHK’ya HAK-İŞ’in bilgisi dışında son dakikada, ‘Taşerondan geçen emekçiler ana işkollarında tescil edilecek” şeklinde bir madde eklenerek, bir operasyon yapıldığını ifade eden Arslan, şunları kaydetti: “O gün Hükümet üyelerimizle konuştuk, bu düzenlemenin haksızlık olduğunu, düzeltilmesi yönündeki talebimizi ilettik. HAK-İŞ’in 200 milyona yakın üyesinin istemedikleri sendikalara üye olmak zorunda bırakılmaları bizi yaralıyor, çünkü bu mücadelenin her aşamasında biz varız, süreci biz yürüttük, biz başardık.”

ÇÖZÜMDE YER ALMAYANLAR, ÜYE KAPMAK İÇİN ALGI OLUŞTURUYOR

696 sayılı kanunla konulan geçiş döneminin belediyelerde Temmuz’da bittiğini, kamuda çalışan emekçiler için ise 1 Kasım’da tamamlanacağını hatırlatan Arslan, taşeron emekçilerin hakkını aramayanların, geçiş günü yaklaşınca algı operasyonlarına başvurduklarını söyledi.

MÜCADELEMİZE SONUNA KADAR DEVAM EDECEĞİZ

Arslan, “Aylardır aleyhimize kampanya yürütüyorlar. Bunlardan etkilenmeyin. Sendikalarımız arasında ayrım yapmıyoruz, üye sayılarının değiştirilmesini istemiyoruz. Yüzünüze bakmayanların sendikasında nasıl duracaksınız. Hükümetimizden bu konuda bir çözüm bekliyoruz, son güne kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Doğru olanı yapmaya devam edeceğiz. Emekçi kardeşlerimiz sosyal medyadan yürütülen algı operasyonlarına değil, HAK-İŞ’i takip etsinler, güvensinler” diye konuştu.

Kamuda çalışan KHK’lı emekçiler için kamu çerçeve sözleşmesi yapılacağını belirten Arslan, şunları söyledi: “Asıl iş yardımcı konusu kapanmıştır. Emekçi kardeşlerimiz hangi sendikanın üyesi olursa olsun, statülerinde, ücretlerinde, sosyal haklarında bir kayıp olmayacak.”

KKTC davasını uluslararası platforma taşıyan bir örgütüz

Arslan, KKTC’de yaklaşan seçimler dolayısıyla Kıbrıs’ta sorunun tekrar ısıtılmaya çalışıldığını söyledi.

KKTC’li Türklerin yeterince barışçıl olduğunu ve çözüme yönelik hür türlü adımı attığını kaydeden Arslan, “Artık bekleme zamanı değil, çözümü hızlandırma zamanıdır” dedi.

KKTC’li Türklerin Türkiye’ye düşman etmeye çalışıldığına dikkat çeken Arslan, KKTC Hükümeti içinde Rumların ağzıyla konuşanların bulunmasının acı verici olduğunu söyledi.

HAK-İŞ’in Kıbrıs davasına büyük destek verdiğini belirten Arslan, “HAK-İŞ, KKTC davasını uluslararası platforma taşıyan bir örgüttür. Kıbrıslı kardeşlerimizin her zaman yanında olduk, olmaya devam edeceğiz. KKTC’deki seçimlerde sorunun çözümüne Türkiye ile birlikte katkı sağlayacak adaylar kazansın istiyoruz” ifadelerini kullandı.

“Ermenistan Azerbaycan topraklarından atılmalıdır”

Arslan, Ermenistan-Azerbaycan soruna da değindi. Ermenistan’ın diaspora tarafından yönetilen, bazı devletler tarafından kullanılan taşeron bir devlet olduğunu ifade eden Arslan, “Barış adı altında Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarını işgalini uzattılar. Ermenistan Azerbaycan topraklarından atılmalıdır” dedi.

Arslan, Ermenistan tarafından gerçekleştirilen füze saldırısında şehit olan Azerbaycanlı kardeşlerimize Allah’tan diledi.  

Arslan, Coranovirüs salgınına karşı da dikkatli olunması uyarısında bulundu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.