Antalya Ticaret Borsası 100 Yaşında

Ekonomi 23.06.2020 - 21:34, Güncelleme: 16.11.2022 - 03:02 2152+ kez okundu.
 

Antalya Ticaret Borsası 100 Yaşında

Antalya Ticaret Borsası, 100’üncü yaşını bir dizi etkinlikle kutladı. İlk olarak Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı önünde bir araya gelen ATB Meclis Üyeleri, Ata’nın huzurunda saygı duruşunda bulundu.
Antalya Ticaret Borsası, 100’üncü yaşını bir dizi etkinlikle kutladı. İlk olarak Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı önünde bir araya gelen ATB Meclis Üyeleri, Ata’nın huzurunda saygı duruşunda bulundu. Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu başkanı Ali Çandır ile ATB Meclis Başkanı Erdoğan Ekinci, Atatürk Anıtı önüne çelenk bıraktı. ATB Meclis üyeleri, daha sonra Haziran ayı Meclis toplantısını gerçekleştirdi. ATB Haziran ayının gündemi 23 Haziran 1920 yılında kurulan Borsa’nın 100’üncü kuruluş yıldönümü oldu. ATB Meclis Başkanı Erdoğan Ekinci, 100’üncü yılın hayırlı olmasını diledi. KUTLAMALAR ERTELENDİ Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, “Borsamızın kuruluşunun 100’üncü yıl dönümünü kutlamak ve yaşamakta olduğumuz Koronavirüs nedeniyle son 3 aydır uzaktan erişimle gerçekleştirdiğimiz meclis toplantımızı fiilen gerçekleştirmek için bir aradayız” diyerek sözlerine başladı. 100 YILLIK EMEK Borsa’nın 100’üncü kuruluş yıldönümü nedeniyle planlanan etkinliklerin koronavirüs nedeniyle ertelendiğini belirten Çandır, “Sağlık önlemleri nedeniyle bugün aramıza davet edemediğimiz, Borsamıza katkı sunmuş herkesin bizleri anlayışla karşılayacağını düşünüyorum” dedi. Borsanın Türkiye Büyük Millet Meclisi ile yaşıt olduğunu belirten Çandır, Borsa’nın kuruluşu ile ilgili bu bilgileri paylaştı: “Borsamızın 100. kuruluş yıl dönümünün önemini kavramak için o dönemin şartlarını hatırlamamız yeterlidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin henüz ikinci ayını tamamladığı, işgal kuvvetlerinin taarruza geçtiği, il ve ilçelerimizin işgal edilmeye başlandığı ve yurdumuzun dört bir yanında ayaklamaların çıktığı bir dönemdir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının öncülüğünde milletimizin çetin bir siyasi ve askeri mücadeleyi sürdürdüğü bir dönemdir. Ancak bu mücadele ve başarının yalnızca siyasi ve askeri alandaki başarıyla kazanılamayacağının da Yüce Atatürk tarafından vurgulandığı bir dönemdir. Öyle ki Ata’mız 1923 yılında düzenlenen İzmir İktisat Kongresi’nde yapmış olduğu açılış konuşmasında “Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsunlar ekonomik zaferlerle taçlandırılmamışlarsa, meydana gelen zaferler devamlı olamaz. Ekonomi demek, her şey demektir, yaşamak için, mutlu olmak için, insan varlığı için ne lazımsa onların hepsi demektir. Ziraat demektir, ticaret demektir, çalışma demektir, her şey demektir." demiştir. İşte milli mücadele döneminin başlarında bu bilinçle hareket eden 45 tüccar bir araya gelmiş ve Borsamızın temelini atmışlardır.” ATB’yi kuran ve bugünlere gelmesinde emeği geçen herkese teşekkür eden Çandır, “Ebediyete intikal edenlere Allah’tan rahmet, hayatta olanlara sağlık ve afiyet diliyoruz. 1920’den 2020’ye milletin emeğini ve üretimini kıymetlendirmek için Borsamızda görev yapmış, işini ve ailesini ihmal etmiş ve fedakârlıkta bulunmuş herkese teşekkürlerimizi sunuyoruz. Ancak unutulmamalıdır ki kişiler geçici, kurumlar kalıcıdır. Öyle ki bugün büyük bir gurur ve heyecanla 100. yılını kutladığımız Borsamız geride bıraktığımız bir asırlık sürede; tarımdan ticarete, sanayiden turizme, eğitimden sosyal hayata ve inşaattan ulaşıma kadar kentimizi ilgilendiren tüm konularda üzerine düşeni yapmaya gayret göstermiştir” diye konuştu. TÜRKİYE’NİN EN ESKİ 3. BORSASI Borsa’nın kurulduğundan beri kentte üretilen tarımsal ürünlerin piyasaya arz edilmesi, fiyatlarının belirlenmesi, güvenli ticaretinin sağlanması, tescilinin gerçekleştirilmesi ile ilan edilen fiyatların duyurulmasında ve ekonomik hayatın düzenlenmesinde görev aldığını kaydeden Çandır, “Ülkemizdeki kamu tüzel kişiliğine sahip kurumların başında gelen ATB, kuruluş tarihi itibariyle en eski 3. ticaret borsasıdır. Ancak borsacılığa dair çalışmalar bakımından zahire borsası adıyla 1913 yılına, örgütlenmesi bakımından ise o günlerde ‘Ziraat ve Ticaret Odası’ olan bugünkü Antalya Ticaret ve Sanayi Odamızın kuruluşluna dayanmaktadır. Bu kurumsal yapılanmamanın öncesinde ise 1800’lü yılların sonuna kadar tacir, tüccar ve zahireci gibi çeşitli unvanlar altında bugünkü binamızın etrafında bulunan çarşı, han ve arasta gibi çeşitli yerlerde kümeler oluşturuyor kent ticaretinin gelişimi için ortak hareket ediyorlardı. Aidiyet duygusunun da yüksek olmasına bağlı olarak bu toprakların mayasında bulunan birlikte hareket etmenin en güzel örneğini sergiliyorlardı” diye konuştu. KADİM KENT ANTALYA İNSANIMIZA İŞ, AŞ OLUYOR Antalya’nın coğrafî yapısı ve iklim koşullarının elverişliliği, çevresindeki yerleşim yerlerine ulaşılabilirliği, tarım arazilerinin geniş ve verimli oluşu nedeniyle Likya, Lidya, Pamfilya, Bergama, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı gibi bir çok medeniyete ev sahipliği yaptığını belirten Ali Çandır, bu özellikleri nedeniyle hala çekim merkezi olma özelliğinin devam ettiğini, insanlarda iş ve aş sağladığını kaydetti. Cumhuriyet’in ilk nüfus sayımında 36 bini merkez olmak üzere toplam 204 bin nüfusa sahip olan kent nüfusunun aradan geçen 93 yılın ardından 12,5 kat artarak 2,5 milyonu aştığına dikkat çeken Çandır, yoğun göç alan Antalya ilgili şunları söyledi: “Merkez nüfusumuz ise 39 kat artarak 1,4 milyona ulaşmıştır. Aynı dönemde ülkemiz nüfusu ise 6 kat artmıştır. Eğer herkes kendi memleketinde yaşıyor olsaydı nüfusumuz bugünlerde 1,2 milyon kişi olacaktı. Böylece bizde, ülkemiz gibi 6 katlık bir artış gösterecektik. Özetle geride bıraktığımız 90 yılı aşkın sürede Antalya’nın nüfusu Türkiye’nin nüfus artış oranın 2 katından fazla olmuştur. Diğer kentlerden aldığımız bu yüksek göçte; 1980’li yıllarda turizm ile hizmet sektörünün, 1990’lı yıllarda ise örtüaltı üretim ile tarımın gelişmesi etkili olmuştur. Sanayide ise 2000’li yıllarla birlikte gelişme göstermemize karşın kentimizin gelişmişlik düzeyinin gerisindeyiz. Tarım ürünlerine ve blok mermere dayalı bir ihracata sahip olmamız nedeniyle yine kentimiz gelişmişlik düzeyinin altındayız. Sonuç olarak önümüzdeki dönemde; COVID-19 pandemisi nedeniyle zor bir dönem geçiren turizm sektörünü geliştirecek, sanayimizi güçlendirecek, ticaretimizi çağa adapte edecek, tarımda ise alışkın olduğumuz üretim dışında daha fazla ekonomik değer yaratacak yeni uygulamaları denemeliyiz.” ÜRÜN DESENİ DEĞİŞTİ Borsamızın sahip olduğu satış salonunda 1920-1950 döneminde başta buğday olmak üzere hububat ve mamulleri, 1950-1980 döneminde ise ağırlıkla pamuk olmak üzere, susam ve yer fıstığı ürünlerinde müstahsiller tarafından getirilen numuneler üzerinden alım-satım yapıldığını anımsatan Ali Çandır, 1980 sonrasında ilgili ürünlerin meyvecilik ve örtüaltı üretim karşısında ekonomik değerini koruyamaması nedeniyle salon işlemlerine olan talebin azaldığını ve müstahsil-tacir arasında gerçekleşen ticaretin kayda alınmasına dönüştüğünü kaydetti. 2015 yılında hizmet binasında yapılan tadilatta satış salonunun tekrar faaliyete geçirildiğini bildiren Çandır, “Ancak yeterli talebin oluşmaması nedeniyle salon işlemlerini gerçekleştiremiyoruz. Müstahsil ile tacir arasında gerçekleşen ticareti kayda almaya devam ediyoruz” dedi. PROJECİ BORSA Çandır, son 15 yılda Borsa’nın tescil işlemlerinin yanı sıra projeci kimliğiyle de dikkat çektiğini söyledi. Çandır, yaptıkları çalışmaları şöyle özetledi: “Kentimiz ve üyelerimizin ticaretinin artması için; yetiştiriciliğin geliştirilmesi, verim kayıplarının önlenmesi, kalitenin yükseltilmesine yönelik üreticilere ve üyelerimize çeşitli eğitimler düzenliyor, projeler geliştiriyor, raporlar hazırlıyor, sektörel analiz toplantıları, çalıştaylar, paneller ve sempozyumlar düzenliyoruz. 1929 yılında yaşanan ekonomik buhran döneminde her köye birer kalbur tesis ederek müstahsilin buğdayına sahip çıkan ve ilk ürünü getirene orak hediye eden Borsamız 2000’li yıllarda gerçekleştirdiği defne, kekik ve adaçayı projesiyle Manavgat, Alanya ve Gazipaşa’nın köylerinde eğitimler düzenlemiştir. Üreticilere modern kurutma sehpası, koruyucu eldiven, budama makası ve tahra hediye etmiştir. Yani bugünlerde de 1929 yılında olduğu gibi üreticilerin yanında durmaya devam etmekteyiz. Son dönemde ise, EXPO 2016’nın kente kazandırılması, Antalya Çiçek Festivali’nin düzenlenmesi, Keçiboynuzu pekmezine standart kazandırılması, Korkuteli Karyağdı Armudu ve Antalya Tavşan Yüreği Zeytini’ne coğrafi işaret kazandırılması, yöremizdeki siyah mersinin katma değerinin artırılması amacıyla endüstriyelleştirilmesi, dünya genelinde büyük bir rekabet avantajına sahip olduğumuz defne, kekik ve adayında hasat kayıplarının önlenmesi ve kalitenin yükseltilmesi, Ziraat fakültemizde eğitim gören gençlerimizin okul sıralarında pratik bilgi ile tanışması için Kampüs’ten İşe gibi proje ve faaliyetler ile sektörümüz, kentimiz ve ülkemize hizmet ettik. Üyelerimizin ihracata başlaması ve var olan ihracatlarını geliştirmeleri için uluslararası rekabetçiliğin geliştirilmesi projesi (UR-GE) yürütüyoruz. 10 yıldır kesintisiz olarak kıyıda köşede kalmış Anadolu ürünlerini YÖREX-Yöresel Ürünler Fuarı’nda buluşturuyoruz. 2015 yılında kurduğumuz Antalya Tarım Konseyi ile tarım kesiminin sorun, beklenti ve önerilerini ilgililere aktarıyoruz. Üyelerimizin hizmetine sunduğumuz Tarımsal Uygulamalı Mesleki Eğitim Merkezi’mizde ihtiyaca göre eğitimler düzenlemeye devam ediyoruz. Vakıf Çiftliğinin imara kurban edilmemesi ve tarımsal faaliyetlerine devam edebilmesi için Zeytinpark A.Ş.’yi kurarak kentimize nefes olmaya gayret ediyoruz. Onlarca yıldır Borsamız gündeminden düşmeyen yapımına başladığımız Antalya Canlı Hayvan Borsası projemizi ise en kısa zamanda bitirmeyi hedefliyoruz.” “BORSAMIZ KENT EKONOMİSİNE CAN VERİYOR” Antalya Ticaret Borsası’nın Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren kentimiz ekonomisine can veren kurumların başında geldiğini ifade eden Çandır, “O yıllardan itibaren kentin ve ülkenin gündeminde olan üzerine vazife edindiği her durumun içerisinde bizzat yer almış ve almaya da devam etmektedir. 1925 yılında Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün de emir ve müsaadeleri alınarak kurulan şirketin yedi kişiden oluşan yönetim kurulunun üçü ATB’nin kuruluşunda ve yönetimde görev almış olan üyelerden oluşuyordu. Yani Borsamız Antalya Elektrik Türk A.Ş’nin kurulmasından 1956 yılında Kepez Elektrik A.Ş.’nin kuruluşuna kadar kent ekonomisinin yanı sıra imarına ve sosyal hayatına katkı verme amacında oldu. Cumhuriyet Meydanı`nda bulunan “Ulusal Yükseliş Anıtı”ndan 9.Cumhurbaşkanımız Süleyman DEMİREL tarafından açılan Antalya Ticaret Borsası Ticaret Meslek Lisesine, Antalya Ticaret Borsası Semt Polikliniği’nden kentimizdeki hastanelere yoğun bakım odası ve çeşitli araç gereçler sağlanmasına, Afet ve savaş durumlarında halka destek olmaya devam etti” diye konuştu. Çandır, ANET Antalya İnş. Tur. San. ve Tic. A.Ş., Antalya Serbest Bölge Kurucu ve İşletmecisi A.Ş., Antalya Pamuklu Dokuma Sanayi T.A.Ş., Antalya Güçbirliği Holding A.Ş., ANFAŞ Antalya Fuarcılık İşletme ve Yatırım A.Ş., Antalyaspor A.Ş., Antalya Enerji Üretim A.Ş., Antalya Alkollü İçecek Sanayi ve Ticaret A.Ş., Antalya Tanıtım ve Turizm Geliştirme Ticaret A.Ş., Türkiye Ürün İhtisas Borsası A.Ş., TMO-TOBB Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Sanayi ve Ticaret A.Ş. gibi pek çok kurumun kurulmasına katkı sağlayan Borsa’nın kentleşmenin, taşımacılığın, tekstilin, sporun, tarımın, ticaretin ve turizmin gelişmesi için de katkı verdiğini söyledi. HEDEFTE ÜRETİM VAR Konuşmasında önümüzdeki döneme dair düşüncelerini da paylaşan Çandır, hedeflerini şöyle anlattı: “Önümüzdeki dönemde geçmişimizin bize verdiği güçle birlikte Borsamızın, kentimizin ve ülkemizin tarımsal üretim ve ticaretini geliştirmek için; tarım topraklarımızın sektör dışına çıkmaması ile doğa ve çevre konusundaki bilincin yükseltilmesi konularında hassasiyetlerimizi sürdüreceğiz. Üreticinin ve tarımsal ticaretle uğraşan ticaret erbabının modern tarım teknolojilerini kullanımını artıracak ve dijital dünyada yerini almasına destek olacağız. Ürünlerimizde standart üretimin yaygınlaştırılması ile üretimde ve pazarlamada hijyen koşullarının artırılmasını sağlayacağız. Kırsalda refahın artırılması çalışacağız. Gençlerin tarıma yönlendirilmesi ve tarımda çalışanların yaş ortalamasının azaltılmasının yollarını arayacağız. Tarım sektörüne özel bir sosyal güvenlik modelinin geliştirilmesi ve uygulanmasında ısrarımızı dile getirmeye devam edeceğiz. Tarımda yeni bakış açılarının geliştirilmesine fırsat sağlayacağız. Her geçen gün gerilemekte olan tarımın itibarını yeniden yükselmesine katkı sunacağız. Alışkanlıklarımızla değil analizlerle hareket edeceğimiz bir döneme gireceğiz.” Çandır, Mustafa Kemal Atatürk ile vatanımız ve bayrağımız uğruna şehit olan kahraman Mehmetçikleri saygıyla anarken, “1920’den günümüze Borsamızda faaliyet göstermiş üyelerimize, görev almış ve almakta olan başkanlarımıza, yönetim kurulu, meclis, meslek komiteleri, kurul ve komisyon üyelerimize, kıymetli çalışma arkadaşlarımıza, Değerli basınımıza, Borsamızdan hiçbir zaman desteklerini esirgemeyen kurum, kuruluşlar ve şahıslar ile oda ve borsa camiamıza teşekkür ediyorum” diye konuştu. 100. YIL PASTASI Toplantının ardından Borsa’nın 100 yıllık tarihinin anlatıldığı belgesel gösterimi yapıldı. Meclis üyeleri daha sonra birlikte 100’üncü yıl pastasını keserek toplu fotoğraf çektirdi.  
Antalya Ticaret Borsası, 100’üncü yaşını bir dizi etkinlikle kutladı. İlk olarak Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı önünde bir araya gelen ATB Meclis Üyeleri, Ata’nın huzurunda saygı duruşunda bulundu.

Antalya Ticaret Borsası, 100’üncü yaşını bir dizi etkinlikle kutladı. İlk olarak Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı önünde bir araya gelen ATB Meclis Üyeleri, Ata’nın huzurunda saygı duruşunda bulundu. Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu başkanı Ali Çandır ile ATB Meclis Başkanı Erdoğan Ekinci, Atatürk Anıtı önüne çelenk bıraktı. ATB Meclis üyeleri, daha sonra Haziran ayı Meclis toplantısını gerçekleştirdi. ATB Haziran ayının gündemi 23 Haziran 1920 yılında kurulan Borsa’nın 100’üncü kuruluş yıldönümü oldu. ATB Meclis Başkanı Erdoğan Ekinci, 100’üncü yılın hayırlı olmasını diledi.

KUTLAMALAR ERTELENDİ
Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, “Borsamızın kuruluşunun 100’üncü yıl dönümünü kutlamak ve yaşamakta olduğumuz Koronavirüs nedeniyle son 3 aydır uzaktan erişimle gerçekleştirdiğimiz meclis toplantımızı fiilen gerçekleştirmek için bir aradayız” diyerek sözlerine başladı.

100 YILLIK EMEK
Borsa’nın 100’üncü kuruluş yıldönümü nedeniyle planlanan etkinliklerin koronavirüs nedeniyle ertelendiğini belirten Çandır, “Sağlık önlemleri nedeniyle bugün aramıza davet edemediğimiz, Borsamıza katkı sunmuş herkesin bizleri anlayışla karşılayacağını düşünüyorum” dedi. Borsanın Türkiye Büyük Millet Meclisi ile yaşıt olduğunu belirten Çandır, Borsa’nın kuruluşu ile ilgili bu bilgileri paylaştı:

“Borsamızın 100. kuruluş yıl dönümünün önemini kavramak için o dönemin şartlarını hatırlamamız yeterlidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin henüz ikinci ayını tamamladığı, işgal kuvvetlerinin taarruza geçtiği, il ve ilçelerimizin işgal edilmeye başlandığı ve yurdumuzun dört bir yanında ayaklamaların çıktığı bir dönemdir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının öncülüğünde milletimizin çetin bir siyasi ve askeri mücadeleyi sürdürdüğü bir dönemdir. Ancak bu mücadele ve başarının yalnızca siyasi ve askeri alandaki başarıyla kazanılamayacağının da Yüce Atatürk tarafından vurgulandığı bir dönemdir. Öyle ki Ata’mız 1923 yılında düzenlenen İzmir İktisat Kongresi’nde yapmış olduğu açılış konuşmasında “Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsunlar ekonomik zaferlerle taçlandırılmamışlarsa, meydana gelen zaferler devamlı olamaz. Ekonomi demek, her şey demektir, yaşamak için, mutlu olmak için, insan varlığı için ne lazımsa onların hepsi demektir. Ziraat demektir, ticaret demektir, çalışma demektir, her şey demektir." demiştir. İşte milli mücadele döneminin başlarında bu bilinçle hareket eden 45 tüccar bir araya gelmiş ve Borsamızın temelini atmışlardır.”

ATB’yi kuran ve bugünlere gelmesinde emeği geçen herkese teşekkür eden Çandır, “Ebediyete intikal edenlere Allah’tan rahmet, hayatta olanlara sağlık ve afiyet diliyoruz. 1920’den 2020’ye milletin emeğini ve üretimini kıymetlendirmek için Borsamızda görev yapmış, işini ve ailesini ihmal etmiş ve fedakârlıkta bulunmuş herkese teşekkürlerimizi sunuyoruz. Ancak unutulmamalıdır ki kişiler geçici, kurumlar kalıcıdır. Öyle ki bugün büyük bir gurur ve heyecanla 100. yılını kutladığımız Borsamız geride bıraktığımız bir asırlık sürede; tarımdan ticarete, sanayiden turizme, eğitimden sosyal hayata ve inşaattan ulaşıma kadar kentimizi ilgilendiren tüm konularda üzerine düşeni yapmaya gayret göstermiştir” diye konuştu.

TÜRKİYE’NİN EN ESKİ 3. BORSASI
Borsa’nın kurulduğundan beri kentte üretilen tarımsal ürünlerin piyasaya arz edilmesi, fiyatlarının belirlenmesi, güvenli ticaretinin sağlanması, tescilinin gerçekleştirilmesi ile ilan edilen fiyatların duyurulmasında ve ekonomik hayatın düzenlenmesinde görev aldığını kaydeden Çandır, “Ülkemizdeki kamu tüzel kişiliğine sahip kurumların başında gelen ATB, kuruluş tarihi itibariyle en eski 3. ticaret borsasıdır. Ancak borsacılığa dair çalışmalar bakımından zahire borsası adıyla 1913 yılına, örgütlenmesi bakımından ise o günlerde ‘Ziraat ve Ticaret Odası’ olan bugünkü Antalya Ticaret ve Sanayi Odamızın kuruluşluna dayanmaktadır. Bu kurumsal yapılanmamanın öncesinde ise 1800’lü yılların sonuna kadar tacir, tüccar ve zahireci gibi çeşitli unvanlar altında bugünkü binamızın etrafında bulunan çarşı, han ve arasta gibi çeşitli yerlerde kümeler oluşturuyor kent ticaretinin gelişimi için ortak hareket ediyorlardı. Aidiyet duygusunun da yüksek olmasına bağlı olarak bu toprakların mayasında bulunan birlikte hareket etmenin en güzel örneğini sergiliyorlardı” diye konuştu.

KADİM KENT ANTALYA İNSANIMIZA İŞ, AŞ OLUYOR
Antalya’nın coğrafî yapısı ve iklim koşullarının elverişliliği, çevresindeki yerleşim yerlerine ulaşılabilirliği, tarım arazilerinin geniş ve verimli oluşu nedeniyle Likya, Lidya, Pamfilya, Bergama, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı gibi bir çok medeniyete ev sahipliği yaptığını belirten Ali Çandır, bu özellikleri nedeniyle hala çekim merkezi olma özelliğinin devam ettiğini, insanlarda iş ve aş sağladığını kaydetti.

Cumhuriyet’in ilk nüfus sayımında 36 bini merkez olmak üzere toplam 204 bin nüfusa sahip olan kent nüfusunun aradan geçen 93 yılın ardından 12,5 kat artarak 2,5 milyonu aştığına dikkat çeken Çandır, yoğun göç alan Antalya ilgili şunları söyledi:

“Merkez nüfusumuz ise 39 kat artarak 1,4 milyona ulaşmıştır. Aynı dönemde ülkemiz nüfusu ise 6 kat artmıştır. Eğer herkes kendi memleketinde yaşıyor olsaydı nüfusumuz bugünlerde 1,2 milyon kişi olacaktı. Böylece bizde, ülkemiz gibi 6 katlık bir artış gösterecektik. Özetle geride bıraktığımız 90 yılı aşkın sürede Antalya’nın nüfusu Türkiye’nin nüfus artış oranın 2 katından fazla olmuştur. Diğer kentlerden aldığımız bu yüksek göçte; 1980’li yıllarda turizm ile hizmet sektörünün, 1990’lı yıllarda ise örtüaltı üretim ile tarımın gelişmesi etkili olmuştur. Sanayide ise 2000’li yıllarla birlikte gelişme göstermemize karşın kentimizin gelişmişlik düzeyinin gerisindeyiz. Tarım ürünlerine ve blok mermere dayalı bir ihracata sahip olmamız nedeniyle yine kentimiz gelişmişlik düzeyinin altındayız. Sonuç olarak önümüzdeki dönemde; COVID-19 pandemisi nedeniyle zor bir dönem geçiren turizm sektörünü geliştirecek, sanayimizi güçlendirecek, ticaretimizi çağa adapte edecek, tarımda ise alışkın olduğumuz üretim dışında daha fazla ekonomik değer yaratacak yeni uygulamaları denemeliyiz.”

ÜRÜN DESENİ DEĞİŞTİ
Borsamızın sahip olduğu satış salonunda 1920-1950 döneminde başta buğday olmak üzere hububat ve mamulleri, 1950-1980 döneminde ise ağırlıkla pamuk olmak üzere, susam ve yer fıstığı ürünlerinde müstahsiller tarafından getirilen numuneler üzerinden alım-satım yapıldığını anımsatan Ali Çandır, 1980 sonrasında ilgili ürünlerin meyvecilik ve örtüaltı üretim karşısında ekonomik değerini koruyamaması nedeniyle salon işlemlerine olan talebin azaldığını ve müstahsil-tacir arasında gerçekleşen ticaretin kayda alınmasına dönüştüğünü kaydetti. 2015 yılında hizmet binasında yapılan tadilatta satış salonunun tekrar faaliyete geçirildiğini bildiren Çandır, “Ancak yeterli talebin oluşmaması nedeniyle salon işlemlerini gerçekleştiremiyoruz. Müstahsil ile tacir arasında gerçekleşen ticareti kayda almaya devam ediyoruz” dedi.

PROJECİ BORSA
Çandır, son 15 yılda Borsa’nın tescil işlemlerinin yanı sıra projeci kimliğiyle de dikkat çektiğini söyledi. Çandır, yaptıkları çalışmaları şöyle özetledi:

“Kentimiz ve üyelerimizin ticaretinin artması için; yetiştiriciliğin geliştirilmesi, verim kayıplarının önlenmesi, kalitenin yükseltilmesine yönelik üreticilere ve üyelerimize çeşitli eğitimler düzenliyor, projeler geliştiriyor, raporlar hazırlıyor, sektörel analiz toplantıları, çalıştaylar, paneller ve sempozyumlar düzenliyoruz. 1929 yılında yaşanan ekonomik buhran döneminde her köye birer kalbur tesis ederek müstahsilin buğdayına sahip çıkan ve ilk ürünü getirene orak hediye eden Borsamız 2000’li yıllarda gerçekleştirdiği defne, kekik ve adaçayı projesiyle Manavgat, Alanya ve Gazipaşa’nın köylerinde eğitimler düzenlemiştir. Üreticilere modern kurutma sehpası, koruyucu eldiven, budama makası ve tahra hediye etmiştir. Yani bugünlerde de 1929 yılında olduğu gibi üreticilerin yanında durmaya devam etmekteyiz. Son dönemde ise, EXPO 2016’nın kente kazandırılması, Antalya Çiçek Festivali’nin düzenlenmesi, Keçiboynuzu pekmezine standart kazandırılması, Korkuteli Karyağdı Armudu ve Antalya Tavşan Yüreği Zeytini’ne coğrafi işaret kazandırılması, yöremizdeki siyah mersinin katma değerinin artırılması amacıyla endüstriyelleştirilmesi, dünya genelinde büyük bir rekabet avantajına sahip olduğumuz defne, kekik ve adayında hasat kayıplarının önlenmesi ve kalitenin yükseltilmesi, Ziraat fakültemizde eğitim gören gençlerimizin okul sıralarında pratik bilgi ile tanışması için Kampüs’ten İşe gibi proje ve faaliyetler ile sektörümüz, kentimiz ve ülkemize hizmet ettik. Üyelerimizin ihracata başlaması ve var olan ihracatlarını geliştirmeleri için uluslararası rekabetçiliğin geliştirilmesi projesi (UR-GE) yürütüyoruz. 10 yıldır kesintisiz olarak kıyıda köşede kalmış Anadolu ürünlerini YÖREX-Yöresel Ürünler Fuarı’nda buluşturuyoruz. 2015 yılında kurduğumuz Antalya Tarım Konseyi ile tarım kesiminin sorun, beklenti ve önerilerini ilgililere aktarıyoruz. Üyelerimizin hizmetine sunduğumuz Tarımsal Uygulamalı Mesleki Eğitim Merkezi’mizde ihtiyaca göre eğitimler düzenlemeye devam ediyoruz. Vakıf Çiftliğinin imara kurban edilmemesi ve tarımsal faaliyetlerine devam edebilmesi için Zeytinpark A.Ş.’yi kurarak kentimize nefes olmaya gayret ediyoruz. Onlarca yıldır Borsamız gündeminden düşmeyen yapımına başladığımız Antalya Canlı Hayvan Borsası projemizi ise en kısa zamanda bitirmeyi hedefliyoruz.”

“BORSAMIZ KENT EKONOMİSİNE CAN VERİYOR”
Antalya Ticaret Borsası’nın Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren kentimiz ekonomisine can veren kurumların başında geldiğini ifade eden Çandır, “O yıllardan itibaren kentin ve ülkenin gündeminde olan üzerine vazife edindiği her durumun içerisinde bizzat yer almış ve almaya da devam etmektedir. 1925 yılında Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün de emir ve müsaadeleri alınarak kurulan şirketin yedi kişiden oluşan yönetim kurulunun üçü ATB’nin kuruluşunda ve yönetimde görev almış olan üyelerden oluşuyordu. Yani Borsamız Antalya Elektrik Türk A.Ş’nin kurulmasından 1956 yılında Kepez Elektrik A.Ş.’nin kuruluşuna kadar kent ekonomisinin yanı sıra imarına ve sosyal hayatına katkı verme amacında oldu. Cumhuriyet Meydanı`nda bulunan “Ulusal Yükseliş Anıtı”ndan 9.Cumhurbaşkanımız Süleyman DEMİREL tarafından açılan Antalya Ticaret Borsası Ticaret Meslek Lisesine, Antalya Ticaret Borsası Semt Polikliniği’nden kentimizdeki hastanelere yoğun bakım odası ve çeşitli araç gereçler sağlanmasına, Afet ve savaş durumlarında halka destek olmaya devam etti” diye konuştu.

Çandır, ANET Antalya İnş. Tur. San. ve Tic. A.Ş., Antalya Serbest Bölge Kurucu ve İşletmecisi A.Ş., Antalya Pamuklu Dokuma Sanayi T.A.Ş., Antalya Güçbirliği Holding A.Ş., ANFAŞ Antalya Fuarcılık İşletme ve Yatırım A.Ş., Antalyaspor A.Ş., Antalya Enerji Üretim A.Ş., Antalya Alkollü İçecek Sanayi ve Ticaret A.Ş., Antalya Tanıtım ve Turizm Geliştirme Ticaret A.Ş., Türkiye Ürün İhtisas Borsası A.Ş., TMO-TOBB Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Sanayi ve Ticaret A.Ş. gibi pek çok kurumun kurulmasına katkı sağlayan Borsa’nın kentleşmenin, taşımacılığın, tekstilin, sporun, tarımın, ticaretin ve turizmin gelişmesi için de katkı verdiğini söyledi.

HEDEFTE ÜRETİM VAR
Konuşmasında önümüzdeki döneme dair düşüncelerini da paylaşan Çandır, hedeflerini şöyle anlattı:

“Önümüzdeki dönemde geçmişimizin bize verdiği güçle birlikte Borsamızın, kentimizin ve ülkemizin tarımsal üretim ve ticaretini geliştirmek için; tarım topraklarımızın sektör dışına çıkmaması ile doğa ve çevre konusundaki bilincin yükseltilmesi konularında hassasiyetlerimizi sürdüreceğiz. Üreticinin ve tarımsal ticaretle uğraşan ticaret erbabının modern tarım teknolojilerini kullanımını artıracak ve dijital dünyada yerini almasına destek olacağız. Ürünlerimizde standart üretimin yaygınlaştırılması ile üretimde ve pazarlamada hijyen koşullarının artırılmasını sağlayacağız. Kırsalda refahın artırılması çalışacağız. Gençlerin tarıma yönlendirilmesi ve tarımda çalışanların yaş ortalamasının azaltılmasının yollarını arayacağız. Tarım sektörüne özel bir sosyal güvenlik modelinin geliştirilmesi ve uygulanmasında ısrarımızı dile getirmeye devam edeceğiz. Tarımda yeni bakış açılarının geliştirilmesine fırsat sağlayacağız. Her geçen gün gerilemekte olan tarımın itibarını yeniden yükselmesine katkı sunacağız. Alışkanlıklarımızla değil analizlerle hareket edeceğimiz bir döneme gireceğiz.”

Çandır, Mustafa Kemal Atatürk ile vatanımız ve bayrağımız uğruna şehit olan kahraman Mehmetçikleri saygıyla anarken, “1920’den günümüze Borsamızda faaliyet göstermiş üyelerimize, görev almış ve almakta olan başkanlarımıza, yönetim kurulu, meclis, meslek komiteleri, kurul ve komisyon üyelerimize, kıymetli çalışma arkadaşlarımıza, Değerli basınımıza, Borsamızdan hiçbir zaman desteklerini esirgemeyen kurum, kuruluşlar ve şahıslar ile oda ve borsa camiamıza teşekkür ediyorum” diye konuştu.

100. YIL PASTASI
Toplantının ardından Borsa’nın 100 yıllık tarihinin anlatıldığı belgesel gösterimi yapıldı. Meclis üyeleri daha sonra birlikte 100’üncü yıl pastasını keserek toplu fotoğraf çektirdi.


 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.