Asgari Ücret 4 Bin 978 TL Olmalıdır

Ekonomi 02.12.2021 - 18:49, Güncelleme: 16.11.2022 - 03:02 2288+ kez okundu.
 

Asgari Ücret 4 Bin 978 TL Olmalıdır

Ülkemizde işçilerin çok büyük bölümü asgari ücret ve asgari ücrete yakın bir ücretle çalışmaktadır. Asgari ücret bırakın geçinmeyi, açlık sınırının bile oldukça altında kalmaktadır.
Ülkemizde işçilerin çok büyük bölümü asgari ücret ve asgari ücrete yakın bir ücretle çalışmaktadır. Asgari ücret bırakın geçinmeyi, açlık sınırının bile oldukça altında kalmaktadır.  Bugünkü haliyle asgari ücret açlık ücreti haline gelmiştir. Asgari ücret ile asgari yaşam koşulları arasında sıkışıp kalan milyonlarca emekçi, ailesinin ihtiyaçlarını karşılamak için borç batağına sürüklenmiştir. Asgari ücrette her yıl olduğu gibi göstermelik oturumlar yapılacak ve hükümet yetkilileri ekonomik programın dışına çıkamayacaklarını, işçi temsilleri asgari geçim şartlarının altına inemeyeceklerini ve patron temsilcileri de ekonomik kriz nedeniyle işçiye fazla para veremeyeceklerini söyleyerek bir tiyatro sergileyeceklerdir. TÜİK ekim ayı enflasyon verileri ortadadır. TÜİK’in manipüle edilmiş tüketici enflasyonu aylık yüzde 2.39; yıllık 19.89 olarak ilan edildi TÜİK’in aksine Birleşik Kamu-İş Ar-Ge birimi Kamu-Ar’a göre kasım ayı aylık yüzde 8, yıllık yüzde 51 olarak açıklamıştır. ENAG’ın hesaplamasına göre ekimde enflasyon aylık bazda 6.9 artarken yıllık bazda ise 49,87 oldu. Bu yıl kasımda geçen yılın ekim ayına göre ekmek, un, bulgur, makarna fiyatlarında yüzde 45,7, et-balık fiyatlarında 37,6, süt ve süt ürünleri ile yumurta fiyatlarında yüzde 41,5 oranında artış oldu. Bir yıl öncesine göre yağ fiyatları yüzde 39,6 oranında arttı. Meyve fiyatları yüzde 89,2, sebze fiyatları ise yüzde 79,4 oranında artış gösterdi. Bakliyat fiyatları son bir yılda yüzde 25,9, diğer gıda fiyatları ise yüzde 34,3 oranında zamlandı. Birleşik Kamu-İş Ar-Ge birimi Kamu-Ar’ın dört kişilik bir ailenin dengeli ve sağlıklı beslenmesi için kasım ayı açlık sınırı 3 bin 890 liraya yoksulluk sınırı da 13 bin 97 liraya çıktı. Enflasyon yükseldikçe dar ve sabit gelirlilerin yoksulluğu artıyor. Ücretlilerin satın alma gücü her geçen gün biraz daha eriyor.  Resmi enflasyon ile halkın mutfakta, çarşı pazarda karşılaştığı enflasyon arasındaki makasın giderek açılması özellikle ücretli emekçiler, işsizler, gelir düzeyi düşük olanlar, ücretini zamanında alamayanlar, geçimlerini sürekli borçlanarak sağlayanlar açısından yaşam koşullarının giderek kötüleştiğinin en somut sonuçlarından birisi. Ülke nüfusunun büyük bölümünü oluşturan emekçiler gelirlerinin büyük bölümünü gıda, barınma, ulaşım vb. gibi zorunlu ihtiyaçları için harcıyorlar. Eriyen maaşlar, artan borçlar, artan işsizlik ve enflasyon koşullarında, emekçiler; temel besin maddelerini dahi karşılayamaz duruma getirilmiştir. Hayat pahalılığı yurttaşlarımızı açlık ve yoksullukla boğuşmasına neden olmaktadır.  Emekçilerin insanca yaşayacak ücret ve insanca çalışma koşulları için örgütlenmesi gerekmektedir.  Örgütlü mücadelenin büyütülüp güçlendirilmesi sağlanmadıkça, asgari ücrette yaşanacak artışın maliyeti olarak değerlendirilmesi ve ekonomik krizin yükü işçilerin sırtına yıkılması kaçınılmaz görünmektedir. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak;  2022 yılı başında en düşük memur maaşı 4 bin 978 lira olmasını bekliyoruz asgari ücretin en düşük memur maaşına getirilmesini sadece çalışanların değil ailelerinin de temel ihtiyaçları dikkate alınmasını istiyoruz.  Mehmet Balık Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı
Ülkemizde işçilerin çok büyük bölümü asgari ücret ve asgari ücrete yakın bir ücretle çalışmaktadır. Asgari ücret bırakın geçinmeyi, açlık sınırının bile oldukça altında kalmaktadır.

Ülkemizde işçilerin çok büyük bölümü asgari ücret ve asgari ücrete yakın bir ücretle çalışmaktadır. Asgari ücret bırakın geçinmeyi, açlık sınırının bile oldukça altında kalmaktadır.  Bugünkü haliyle asgari ücret açlık ücreti haline gelmiştir. Asgari ücret ile asgari yaşam koşulları arasında sıkışıp kalan milyonlarca emekçi, ailesinin ihtiyaçlarını karşılamak için borç batağına sürüklenmiştir.

Asgari ücrette her yıl olduğu gibi göstermelik oturumlar yapılacak ve hükümet yetkilileri ekonomik programın dışına çıkamayacaklarını, işçi temsilleri asgari geçim şartlarının altına inemeyeceklerini ve patron temsilcileri de ekonomik kriz nedeniyle işçiye fazla para veremeyeceklerini söyleyerek bir tiyatro sergileyeceklerdir.

TÜİK ekim ayı enflasyon verileri ortadadır. TÜİK’in manipüle edilmiş tüketici enflasyonu aylık yüzde 2.39; yıllık 19.89 olarak ilan edildi

TÜİK’in aksine Birleşik Kamu-İş Ar-Ge birimi Kamu-Ar’a göre kasım ayı aylık yüzde 8, yıllık yüzde 51 olarak açıklamıştır. ENAG’ın hesaplamasına göre ekimde enflasyon aylık bazda 6.9 artarken yıllık bazda ise 49,87 oldu.

Bu yıl kasımda geçen yılın ekim ayına göre ekmek, un, bulgur, makarna fiyatlarında yüzde 45,7, et-balık fiyatlarında 37,6, süt ve süt ürünleri ile yumurta fiyatlarında yüzde 41,5 oranında artış oldu. Bir yıl öncesine göre yağ fiyatları yüzde 39,6 oranında arttı. Meyve fiyatları yüzde 89,2, sebze fiyatları ise yüzde 79,4 oranında artış gösterdi. Bakliyat fiyatları son bir yılda yüzde 25,9, diğer gıda fiyatları ise yüzde 34,3 oranında zamlandı.

Birleşik Kamu-İş Ar-Ge birimi Kamu-Ar’ın dört kişilik bir ailenin dengeli ve sağlıklı beslenmesi için kasım ayı açlık sınırı 3 bin 890 liraya yoksulluk sınırı da 13 bin 97 liraya çıktı.

Enflasyon yükseldikçe dar ve sabit gelirlilerin yoksulluğu artıyor. Ücretlilerin satın alma gücü her geçen gün biraz daha eriyor.  Resmi enflasyon ile halkın mutfakta, çarşı pazarda karşılaştığı enflasyon arasındaki makasın giderek açılması özellikle ücretli emekçiler, işsizler, gelir düzeyi düşük olanlar, ücretini zamanında alamayanlar, geçimlerini sürekli borçlanarak sağlayanlar açısından yaşam koşullarının giderek kötüleştiğinin en somut sonuçlarından birisi.

Ülke nüfusunun büyük bölümünü oluşturan emekçiler gelirlerinin büyük bölümünü gıda, barınma, ulaşım vb. gibi zorunlu ihtiyaçları için harcıyorlar. Eriyen maaşlar, artan borçlar, artan işsizlik ve enflasyon koşullarında, emekçiler; temel besin maddelerini dahi karşılayamaz duruma getirilmiştir. Hayat pahalılığı yurttaşlarımızı açlık ve yoksullukla boğuşmasına neden olmaktadır. 

Emekçilerin insanca yaşayacak ücret ve insanca çalışma koşulları için örgütlenmesi gerekmektedir.  Örgütlü mücadelenin büyütülüp güçlendirilmesi sağlanmadıkça, asgari ücrette yaşanacak artışın maliyeti olarak değerlendirilmesi ve ekonomik krizin yükü işçilerin sırtına yıkılması kaçınılmaz görünmektedir.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak;  2022 yılı başında en düşük memur maaşı 4 bin 978 lira olmasını bekliyoruz asgari ücretin en düşük memur maaşına getirilmesini sadece çalışanların değil ailelerinin de temel ihtiyaçları dikkate alınmasını istiyoruz. 

Mehmet Balık Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.