İktidarın Dümenine Su Taşıyan Sözde Muhalifler

Cumhuriyet Halk Partisi; ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu, kökleri Kurtuluş Savaşı, Müdafaa-i Hukuk ve Kuvayı Millîye’ye dayanan, Cumhuriyeti kuran bir siyasi partidir.

CHP; demokrasiyi inşa eden, bütün devrimlerin altında imzası olan, çağdaş bir Türkiye yolunda kurulduğu günden bu yana mücadele eden bir partidir. Ulusal Bağımsızlık Mücadelesinin birikimleri ve Atatürk Devrimleri ile bu eşsiz sürecin felsefi ve ahlaki değerlerinin özünü oluşturan ALTI OK ilkeleri, bir bütün olarak, siyasi kimliğimiz ile ideolojimizin, Parti Programımızın tarihsel kaynağı ve en güçlü dayanağıdır. CHP avukatlık bürolarında kurulmuş bir parti değildir; Kurtuluş ve Kuruluş mücadelesinin bir ürünüdür. Birçok partinin tarihe karıştığı, tabela partisi halini aldığı bir süreçte CHP; demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti için verdiği mücadeleden asla vazgeçmemiştir. Partimizin ideolojisini besleyen, üç ana kaynak: Atatürk’ün modernleşme devrimi ve altı ok ilkeleri, Sosyal demokrasinin evrensel kuralları ve Anadolu ve Trakya’nın tarihsel ve felsefi birikimidir. Biz inandığımız bu yolda, tarihsel mirasımızdan aldığımız güç ile devam ediyoruz. Doğrudan veya dolaylı yollardan başka partiler aracılığıyla AKP’ye hizmet eden, iktidara esaslı bir eleştiri yapmaktan kaçınan, yandaş basına demeçler vererek bir dönem hizmet ettiği partisini gülünç iddialarla kötüleyen kişiler amaçlarına asla ulaşamayacaklardır. Ekonomik krizden kaynaklı AKP iktidarına yönelik tepkilerin arttığı, insanların artık eve ekmek götürmekte zorlandığı, üreticinin esnafın perişan olduğu, gençlerin her an her dakika gelecek kaygısı taşıdığı, işsizliğin güvencesizliğin ve enflasyonun patladığı bir dönemeçten geçiyoruz. Parlamenter sistemin yeniden kurulması, demokrasinin inşası, Türkiye’nin fabrika ayarlarına dönmesi, sosyal adaletin sağlanması, refahın belli bir zümreye değil tabana yayılması noktasında yani siyasi iktidara giden yolda önemli bir adım olacak yerel seçimlerde, bir oyun bile ne kadar önemli olduğunun farkındayız. Bu farkındalık noktasında, İYİ Parti ile birlikte kurduğumuz Millet İttifakı, Türkiye’yi seven, Türkiye’nin geleceğinden kaygı duyan insanların bir araya geldiği bir ittifaktır. Millet İttifakı olarak, tarihsel bir sorumluluk üstlenmiş durumdayız. Cumhuriyetin temel kazanımlarının ortadan kaldırılmaya çalışıldığı, hak hukuk ve adalet kavramlarının yok edildiği, tek adam rejiminin inşa edildiği, ekonomik krizin derinlere işlediği, muhalif olan herkesin susturulmak istendiği bir ortamda; AKP iktidarı ile mücadele etmek yerine, sözde muhalif görünüp bütün enerjilerini CHP’yi eleştirmeye harcayanların, tarihte nasıl yer alacağı, nasıl hatırlanacakları ortadadır.  Bireysel birtakım çıkarlar uğruna AKP iktidarının dümenine, utangaç veya açıktan su taşıyanları tarih asla affetmeyecektir. Onların Cumhuriyetçiliğinin, Atatürkçülüğünün, yurtseverliğinin ne kadar samimi olduğunu toplum görmektedir. 31 Mart’ta da gereken cevabı sandıkta alacaklardır. Bizler hangi sıfatta olursak olalım; partimizin neferi olmaya, inandığımız yolda asla yalpalamadan yürümeye, partimizi yerelde ve genelde iktidara taşıyana, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devleti kurana kadar mücadele edeceğiz.