Neşe Gül’ün Feryadı

Gündem 04.08.2021 - 12:59, Güncelleme: 16.11.2022 - 03:02 2214+ kez okundu.
 

Neşe Gül’ün Feryadı

Bir önceki dönem Kemer Belediye Başkanı Mustafa Gül’ün eşi ve 25.26. Dönem Milletvekili Adayı Neşe Gül Sosyal Medya hesabında yaptığı paylaşımda son günlerde yaşanan olaylara feryat etti.
Bir önceki dönem Kemer Belediye Başkanı Mustafa Gül’ün eşi ve 25.26. Dönem Milletvekili Adayı Neşe Gül Sosyal Medya hesabında yaptığı paylaşımda son günlerde yaşanan olaylara feryat etti. Neşe Gül Sosyal Medya paylaşımında, “Şimdiye kadar siyasi bir paylaşım yapmadım ve hep dışında kaldım. Karakterim icabı doğru bulduğumu da sonuna kadar savunurum. Önce son nefesime kadar Vatanım derim, her zaman herkese eşit olacak şekilde halkımın yanındayımdır ve kalbimin attığı yerde de bayrağım vardır.. Şu anda yaşadığımız büyük acıya sebep olarak dış güçler, dış mihraklar, fetö, muhalefet, imar planları, PKK gösterilmektedir... Ben halktan biri olarak şunları dile getirmek istiyorum. 1. Depremde (deprem bölgesiyiz) 2. Selde 3. Yangında 4. Terör saldırılarında Yani her türlü doğal yâda doğal olmayan bir durumda (İKTİDARDA KİM VE HANGİ PARTİ varsa) vatanını, halkını, bayrağını, Türkiye Cumhuriyeti üzerinde yaşayan her bir canlıyı tehdit eden her türlü olayda HAZIRLIKLI olmak zorundasınız. Kandırdılar, uçaklar hurdaydı ve çeşitli mazeretler beni ilgilendirmez. Bazı ultralüks giderlere, kongrelere, uçaklara, 1000 odalı saraylara, seçim döneminde dağıtılan eşya ve erzaklar, her birimdeki bakanlara, yöneticilere (benim gözümde sus payı ve bize çalış ki bu yaşantın devam etsin mesajı) verilen lüks makam araçları yerine, çok daha önemli olan şu anda kiralamak zorunda olduğumuz uçaklarla ve teçhizat ile bu tarz yangınlara hazırlıklı olmanızdı. THK olmuş ya da başka bir isim altında olmuş bu da beni ilgilendirmiyor. İlgilendiren erken müdahale, zararı en aza indirgeyecek, vatandaşlarını, doğanı, tüm canlıları en az zararla bu durumdan çıkaracak teçhizat ve hazırlıkta olmanızdır. Saray, yöneticilerin lüks yaşantısı, makam araçları, uçak filoları ile dışarıya itibar sağlanmaz. İtibar her türlü doğal afete, yangın, ekonomik krize karşı hazırlıklı olup ülkenin güvenliği ve refahını yükseltmekle olur. Bunlar olduktan sonra emin olun saraylar, makam araçları, uçak filolarıda kimsenin umurunda olmaz. İnsanlar her zaman birbirine muhtaçtır. Ve ülkeler de yeri gelip birbirine muhtaç olabiliyor. "Denize düşen yılana sarılır.." diye bir atasözümüz bile var. Yardım etmek, yardım almak ne zaman utanılacak bir meseleye dönüştü? Bir çay paketi, erzak için birbirini ezen, seçim dönemi gelsin "seçim ayı geçim ayı.." diyen insanlar utanmazken, ülkemizin her köşesini yangınlar sarmış, halk can ve yaşam derdine düşmüşken sırf İTİBAR için başka ülkelerden yardım almaktan mı utanacağız?? "Çok üzgünüm fakat beni asıl utandıran yardım istemek değil, yangın söndürme uçaklarının ve ekipmanlarının bu kadar yetersiz olması ve yangına karşı acizliğimizdir!" Böyle bir durum sonrası bir sonraki yaşanabilecek vahim bir durum için hazırlıklı olur ve ders alırız desemde, bir sonrakinde ne yazık ki yine ders çıkarmamış olduğumuz ortaya çıkıyor. Tavsiyem: 1. Doğal afetlere karşı ekipman ve eğitim açısından kendini güçlendir. (Hadi gözümüzde canlandıralım.. Onlarca yangın uçağının havalandığını ve yangınlar başlayamadan söndürülüp, bizim diğer ülkelere yardıma gittiğimizi.. Hayal etmesi bile tüylerimi diken diken etti..) Fuzuli masraf olarak gördüğün ekipman, iş gücü ve teçhizat bir gün gelir tüm ülkeyi büyük bir felaketten kurtarır. Ülkenin her türlü güvenliği için gereken hiç bir şeyden kısıtlama yapma. Nitekim halkın altından kalkamadığı, Dünya çapında en yüksek sıralarda yer alan vergileri gösteriş ve şaşaa için değil bu günler için ödüyor. 2. Her türlü saldırılara karşı askeriyeni ve emniyetini güçlendir. (Adamını değil vatanını sevenini görevlendir.) 3. Başka ülkelerin itibarını lüks yaşantın ile değil halkının refah yaşantısı, mutluluğu ile kazan. 4. Kapıları herkese açma.. Özellikle bayram tatiline giden mülteciler vatanlarını dönebilirler. (Ben tatilimi eğlenebilecek, dinlenebilecek ve huzur bulacak yerlere giderek değerlendiriyorum. Bilmem anlatabildim mi?) Türk halkı mutlu ve refah seviyesi yüksek olsa emin olun misafirperverdir ve mültecilere de sesini çıkarmaz. Şu anda tepkiler varsa kendi durumunun içler acısı olduğundandır. 5. Yapıcı eleştirilere açık ol. Eleştirilere kulak vermek insanı iyiye götürür.. Dipnot: Siyasi ve kötüleme amaçlı bir paylaşım değildir. İçinde bulunduğumuz duruma bakış açım ve hissettiğim duygulardır. Tüm ülkemizi saran yangınların biran önce bitmesi dualarıyla, yaşananlardan dersimizi almış olmamızı ümit ederek tüm vatandaşlarımıza sabır ve güç diliyorum. Bu günler de geçecek” ifadelerini kullandı.
Bir önceki dönem Kemer Belediye Başkanı Mustafa Gül’ün eşi ve 25.26. Dönem Milletvekili Adayı Neşe Gül Sosyal Medya hesabında yaptığı paylaşımda son günlerde yaşanan olaylara feryat etti.

Bir önceki dönem Kemer Belediye Başkanı Mustafa Gül’ün eşi ve 25.26. Dönem Milletvekili Adayı Neşe Gül Sosyal Medya hesabında yaptığı paylaşımda son günlerde yaşanan olaylara feryat etti.

Neşe Gül Sosyal Medya paylaşımında, “Şimdiye kadar siyasi bir paylaşım yapmadım ve hep dışında kaldım. Karakterim icabı doğru bulduğumu da sonuna kadar savunurum. Önce son nefesime kadar Vatanım derim, her zaman herkese eşit olacak şekilde halkımın yanındayımdır ve kalbimin attığı yerde de bayrağım vardır..

Şu anda yaşadığımız büyük acıya sebep olarak dış güçler, dış mihraklar, fetö, muhalefet, imar planları, PKK gösterilmektedir...

Ben halktan biri olarak şunları dile getirmek istiyorum.

1. Depremde (deprem bölgesiyiz)

2. Selde

3. Yangında

4. Terör saldırılarında

Yani her türlü doğal yâda doğal olmayan bir durumda (İKTİDARDA KİM VE HANGİ PARTİ varsa) vatanını, halkını, bayrağını, Türkiye Cumhuriyeti üzerinde yaşayan her bir canlıyı tehdit eden her türlü olayda HAZIRLIKLI olmak zorundasınız.

Kandırdılar, uçaklar hurdaydı ve çeşitli mazeretler beni ilgilendirmez. Bazı ultralüks giderlere, kongrelere, uçaklara, 1000 odalı saraylara, seçim döneminde dağıtılan eşya ve erzaklar, her birimdeki bakanlara, yöneticilere (benim gözümde sus payı ve bize çalış ki bu yaşantın devam etsin mesajı) verilen lüks makam araçları yerine, çok daha önemli olan şu anda kiralamak zorunda olduğumuz uçaklarla ve teçhizat ile bu tarz yangınlara hazırlıklı olmanızdı. THK olmuş ya da başka bir isim altında olmuş bu da beni ilgilendirmiyor. İlgilendiren erken müdahale, zararı en aza indirgeyecek, vatandaşlarını, doğanı, tüm canlıları en az zararla bu durumdan çıkaracak teçhizat ve hazırlıkta olmanızdır. Saray, yöneticilerin lüks yaşantısı, makam araçları, uçak filoları ile dışarıya itibar sağlanmaz. İtibar her türlü doğal afete, yangın, ekonomik krize karşı hazırlıklı olup ülkenin güvenliği ve refahını yükseltmekle olur. Bunlar olduktan sonra emin olun saraylar, makam araçları, uçak filolarıda kimsenin umurunda olmaz.

İnsanlar her zaman birbirine muhtaçtır. Ve ülkeler de yeri gelip birbirine muhtaç olabiliyor. "Denize düşen yılana sarılır.." diye bir atasözümüz bile var. Yardım etmek, yardım almak ne zaman utanılacak bir meseleye dönüştü? Bir çay paketi, erzak için birbirini ezen, seçim dönemi gelsin "seçim ayı geçim ayı.." diyen insanlar utanmazken, ülkemizin her köşesini yangınlar sarmış, halk can ve yaşam derdine düşmüşken sırf İTİBAR için başka ülkelerden yardım almaktan mı utanacağız??

"Çok üzgünüm fakat beni asıl utandıran yardım istemek değil, yangın söndürme uçaklarının ve ekipmanlarının bu kadar yetersiz olması ve yangına karşı acizliğimizdir!"

Böyle bir durum sonrası bir sonraki yaşanabilecek vahim bir durum için hazırlıklı olur ve ders alırız desemde, bir sonrakinde ne yazık ki yine ders çıkarmamış olduğumuz ortaya çıkıyor.

Tavsiyem:

1. Doğal afetlere karşı ekipman ve eğitim açısından kendini güçlendir. (Hadi gözümüzde canlandıralım.. Onlarca yangın uçağının havalandığını ve yangınlar başlayamadan söndürülüp, bizim diğer ülkelere yardıma gittiğimizi.. Hayal etmesi bile tüylerimi diken diken etti..)

Fuzuli masraf olarak gördüğün ekipman, iş gücü ve teçhizat bir gün gelir tüm ülkeyi büyük bir felaketten kurtarır. Ülkenin her türlü güvenliği için gereken hiç bir şeyden kısıtlama yapma. Nitekim halkın altından kalkamadığı, Dünya çapında en yüksek sıralarda yer alan vergileri gösteriş ve şaşaa için değil bu günler için ödüyor.

2. Her türlü saldırılara karşı askeriyeni ve emniyetini güçlendir. (Adamını değil vatanını sevenini görevlendir.)

3. Başka ülkelerin itibarını lüks yaşantın ile değil halkının refah yaşantısı, mutluluğu ile kazan.

4. Kapıları herkese açma.. Özellikle bayram tatiline giden mülteciler vatanlarını dönebilirler. (Ben tatilimi eğlenebilecek, dinlenebilecek ve huzur bulacak yerlere giderek değerlendiriyorum. Bilmem anlatabildim mi?) Türk halkı mutlu ve refah seviyesi yüksek olsa emin olun misafirperverdir ve mültecilere de sesini çıkarmaz. Şu anda tepkiler varsa kendi durumunun içler acısı olduğundandır.

5. Yapıcı eleştirilere açık ol. Eleştirilere kulak vermek insanı iyiye götürür..

Dipnot: Siyasi ve kötüleme amaçlı bir paylaşım değildir. İçinde bulunduğumuz duruma bakış açım ve hissettiğim duygulardır.

Tüm ülkemizi saran yangınların biran önce bitmesi dualarıyla, yaşananlardan dersimizi almış olmamızı ümit ederek tüm vatandaşlarımıza sabır ve güç diliyorum. Bu günler de geçecek” ifadelerini kullandı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.