Türk Eğitim Sen Üyeleri İftarda Buluştu

Asayiş 24.05.2019 - 22:07, Güncelleme: 16.11.2022 - 03:02 1801+ kez okundu.
 

Türk Eğitim Sen Üyeleri İftarda Buluştu

Türk Eğitim Sen Antalya 1 Nolu Şube üyeleri iftarda buluştu. Programda bir konuşma yaparak öğretmenlerin yaşadığı sorunlara dikkat çeken Şube Başkanı Oğuz Öztürk, çözüm istedi.
Türk Eğitim Sen Antalya 1 Nolu Şube Başkanı Oğuz Öztürk, Kepez Temsilcisi Kurtuluş Sönmez, Muratpaşa Temsilcisi Sadullah Cincik ve Akdeniz Üniversitesi Temsilcisi Raşit Yıldız’ın katkılarıyla üyelerini iftarda buluşturdu. İftara üyelerin yanı sıra Antalya Milli Eğitim Şube Müdürü Ömer Taşkın, Semra Bekar, Marif Müfettişi Ali İhsan Çiçek,  Konyaaltı İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Cemil Akkaya, MHP Antalya İl Başkanı Mustafa Aksoy, Döşemealtı İlçe Başkanı Zeki Öner Özgöçer, Türkiye Kamu Sen Antalya İl Temsilcisi Yılmaz Danabaşoğulları, Türkiye Kamu Sen’e bağlı sendikaların temsilcileri ve Serik, Korkuteli, Aksu, Döşemealtı, Konyaaltı, Finike, Kemer Türk Eğitim Sen İlçe Başkanları katıldı. “TARİH YAZANLAR SİZLERDEN TAKDİRLE BAHSEDECEK” Bir yetki döneminin daha geride kaldığını belirterek, Akdeniz Üniversitesi’nde yetkili hale geldiklerini kaydeden Türk Eğitim Sen Antalya 1 Nolu Şube Başkanı Oğuz Öztürk, “Bu süreçte gecesini gündüzüne katan şube yönetim kurulu üyesi arkadaşlarıma, ilçe temsilciliklerimiz ve kadın komisyonlarımızda görev alarak büyük bir adanmışlık ve inançla emek veren bütün arkadaşlarımıza, dik duruşuyla tarih yazan işyeri temsilcilerimize, bir nolu şubemizde 4552 olmak üzere Antalya genelinde 6549 ilkesi ve önceliği vatan, millet ve devlet olan; ne mutlu Türküm demekten gurur duyan koca yürekli üyelerimize, gönüldaşlarımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Antalya’mızda 6549 üyesinden birisi olmaktan onur duyduğum Türk Eğitim-Sen’in her kademesinde görev almakta olan bütün emektarlarımız adeta tarih yazmaya devam etmekte. Gün gelip yaşanılanlar kaleme alındığında bugünlerin tarihini yazanlar, sizden; dava arkadaşlarımızdan övgü ve takdirle bahsedeceklerdir” dedi. BAKAN SELÇUK’A SESLENDİ Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a seslenen Öztürk, “Yeni programın açıklaması yapılırken çocuklarımızın sosyal, sportif ve sanatsal yeteneklerini ortaya çıkaran bir ders planlaması olacağı duyuruldu. Ancak programda görsel sanatlar, müzik ve beden eğitimi seçmeli olarak sunulacak. Böyle bir durumda, yeni sistemle hedeflere nasıl ulaşılacağı ciddi bir problemdir. Öz geçmişi okumadan öz geleceği yazamayız. Dolayısıyla yeni programda tarih dersinin sosyal ve beceri bilimleri grubunda tercihli ders olarak bulunması bizi endişeye sevk etmiştir. Tarih dersi, özellikle Türk tarihi kesinlikle tek başına bir alan ve zorunlu olmalıdır” ifadelerini kullandı. “ÖĞRETMENİ SİSTEMİN ÖNEMLİ BİR PAYDAŞI OLARAK KABUL ETMELİSİNİZ” Ders sayısının azaltılması konusunun yıllardır tartışıldığına dikkat çeken Öztürk, “İlk bakışta olumlu görülmektedir. Ancak bu yapılırken, öğretmenlerimizin norm fazlası durumuna düşmesine tedbir alınmalıdır. Öğretmeni değerli kılmadan eğitimi nitelikli kılamazsınız. Sonuçta bu programı uygulayacak olan öğretmendir. Öğretmeni ancak sistemin önemli bir paydaşı olarak kabul eder ve heyecan uyandırabilirseniz programlarınız uygulanabilir olacaktır. Bunun için de çalışma ortamlarını huzurlu kılan, motivasyonu olumsuz etkileyen unsurları ortadan kaldıran bir tutumla işe başlanmalıdır” diye konuştu. “ÇALIŞMA HUZURUNU KATLEDEN YÖNETİCİ ATAMALARI VAR” Çalışma ortamının huzurlu kılınması ve motivasyonu etkileyen olumsuzlukların ortadan kaldırılması için adaletli yönetici atamalarının şart olduğunu vurgulayan Öztürk, “Bugün işyerlerimizde çalışma huzurunu katleden unsurların başında yandaş yönetici ataması gelmektedir. Liyakat ve ehliyeti esasına göre atanmamış ve çalışanları ötekileştiren yöneticilerle eğitim çalışanlarının motivasyonunun sağlanamayacağı artık görülmelidir” dedi. 3600 ek göstergenin de bir an önce verilmesi gerektiğini belirten Öztürk, bu konuda ısrarcı ve takipçi olduklarını vurguladı. “İBRETLİK TEDBİR ALINMALI, EĞİTİMDE ŞİDDET YASASI ÇIKARILMALI” Öğretmenlere yönelik şiddete de dikkat çekerek en son Çankırı İsmet İnönü Ortaokulu Türkçe öğretmeni M.S’nin bir öğrenci velisi tarafından sınıftan çağrılarak koridorda darp edildiğini hatırlatan Öztürk, “Gün geçmiyor saldırıya uğramadığımız. En son Çankırı İsmet İnönü Ortaokulu Türkçe öğretmenimiz menfur bir saldırıya uğrayarak, veli tarafından okulda darp edildi. Olaya tepki olarak Çankırı Türk Eğitim-Sen şubesinin talebi üzerine Türk Eğitim-Sen Genel Merkezimizin almış olduğu karar gereği, Çankırı genelinde Perşembe günü öğleden sonra derslere girilmeyerek iş bırakma eylemi yapılmıştır” dedi. Çankırı Valisi ve yasa koyuculara çağrıda bulunan Öztürk, “Okulu basarak, öğrencilerin gözü önünde öğretmeni sınıfından çıkarıp koridorda darp eden bu şahısla ilgili ibretlik tedbir biran önce alınmalıdır. Acil olarak eğitimde şiddet yasası çıkarılmalıdır” açıklamasında bulundu. Öztürk, eğitim çalışanlarının itibarının Milli Eğitim Bakanlığı’nın namusu olduğunu da sözlerine ekledi. “ARKADAŞLARIMIZIN SAHİPSİZ OLMADIĞINI ANLATIN” Olaya tepki olarak genel merkez tarafından alınan eylem kararına uyan öğretmenlere Antalya’dan selam gönderen Öztürk, şunları dile getirdi: “Yörükler diyarı Antalya’mızdan Çankırı’da Genel Merkezin eylem kararına uyarak sendikamız üyesine yapılan saldırıdan dolayı derse girmeyen Türk Eğitim Sen’lilere selam olsun. Yarın okullarınıza gidin ve arkadaşlarımızın sahipsiz olmadığını anlatın. Şiddete uğrayan her eğitim çalışanının yanında Türk Eğitim Sen var deyin. Birde benden selam söyleyin. Hani o gönlü bizde olup da malum Sen de olanlara. Hala orda kalacaklarsa da hiç dokunmayın. Bırakın onları kendi hallerine. Bizim baskıyla tehditle gelen üyeye ihtiyacımız yok. Bize dik duran vatan millet sevgisi Atatürk, bayrak olan, bölücü olmayan, ne mutlu Türküm diyebilen üyelerimiz sizler yetersiniz.” “YILMADAN YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ” Son olarak Türk Eğitim Sen’in yılmadan yoluna devam edeceğini vurgulayan Öztürk, sözlerini şöyle noktaladı: “Eğitim camiasının üzerine serpilmiş makam zihniyetini yıkmak için kararlı yürüyüşüne emin adımlarla devam eden Türk Eğitim-Sen, daha mutlu ve daha huzurlu bir eğitim camiası için mücadelesinde ve haksızlığın, adam kayırmanın, hukuksuzluğun karşısında cesaretle ve kararlılıkla durmaya devam edecektir. Tüm benliğimizle birliğimiz, beraberliğimiz ve kardeşliğimiz için yürüyoruz. Kavgaya ve küslüğe son vermek için yürüyoruz. Türk Eğitim-Sen bu yürüyüşte kararlıdır. Sevdası Türkiye’dir. Kavgası ekmeği içindir. Aramıza nifak sokmak isteyenler yok mu? var. Bu camiayı parçalamak isteyenler yok mu? var. Bu işi yapamazlar diyenler yok mu? var. Var oğlu var. Elbet bunlar olacaktır. 27 yıllık tarihimizde de vardı. Yarın da var olacaklar. Yılmadık yılmayız yılmayacağız da. Sizler bize destek verdiğiniz sürece Türkiye sevdamız ekmek için kavgamız demeye devam edeceğiz. Hiçbir zafere çiçekli yollardan gidilmediğini en iyi bilen ve yaşayan bir teşkilat olarak, bu zamana kadar kararsızlığı, inançsızlığı, gecikmeyi ve tembelliği asla kabul etmedik ve asla mazeretlere sığınmadık. Biliyoruz ki, muhatap olduğumuz sorunlar, önümüze çıkarılan güçlükler ulaşacağımız zaferinin değerini artıracaktır. Çileyi zahmetlere katık etse de inandıklarından dönmeyen, Türk milleti adına taraf olarak varlığını ülkesinin varlığına adamış Türkiye sevdalılarının oluşturduğu milli bir sivil toplum kuruluşuna omuz verdiğimiz unutulmamalıdır.”
Türk Eğitim Sen Antalya 1 Nolu Şube üyeleri iftarda buluştu. Programda bir konuşma yaparak öğretmenlerin yaşadığı sorunlara dikkat çeken Şube Başkanı Oğuz Öztürk, çözüm istedi.

Türk Eğitim Sen Antalya 1 Nolu Şube Başkanı Oğuz Öztürk, Kepez Temsilcisi Kurtuluş Sönmez, Muratpaşa Temsilcisi Sadullah Cincik ve Akdeniz Üniversitesi Temsilcisi Raşit Yıldız’ın katkılarıyla üyelerini iftarda buluşturdu. İftara üyelerin yanı sıra Antalya Milli Eğitim Şube Müdürü Ömer Taşkın, Semra Bekar, Marif Müfettişi Ali İhsan Çiçek,  Konyaaltı İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Cemil Akkaya, MHP Antalya İl Başkanı Mustafa Aksoy, Döşemealtı İlçe Başkanı Zeki Öner Özgöçer, Türkiye Kamu Sen Antalya İl Temsilcisi Yılmaz Danabaşoğulları, Türkiye Kamu Sen’e bağlı sendikaların temsilcileri ve Serik, Korkuteli, Aksu, Döşemealtı, Konyaaltı, Finike, Kemer Türk Eğitim Sen İlçe Başkanları katıldı.

“TARİH YAZANLAR SİZLERDEN TAKDİRLE BAHSEDECEK”

Bir yetki döneminin daha geride kaldığını belirterek, Akdeniz Üniversitesi’nde yetkili hale geldiklerini kaydeden Türk Eğitim Sen Antalya 1 Nolu Şube Başkanı Oğuz Öztürk, “Bu süreçte gecesini gündüzüne katan şube yönetim kurulu üyesi arkadaşlarıma, ilçe temsilciliklerimiz ve kadın komisyonlarımızda görev alarak büyük bir adanmışlık ve inançla emek veren bütün arkadaşlarımıza, dik duruşuyla tarih yazan işyeri temsilcilerimize, bir nolu şubemizde 4552 olmak üzere Antalya genelinde 6549 ilkesi ve önceliği vatan, millet ve devlet olan; ne mutlu Türküm demekten gurur duyan koca yürekli üyelerimize, gönüldaşlarımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Antalya’mızda 6549 üyesinden birisi olmaktan onur duyduğum Türk Eğitim-Sen’in her kademesinde görev almakta olan bütün emektarlarımız adeta tarih yazmaya devam etmekte. Gün gelip yaşanılanlar kaleme alındığında bugünlerin tarihini yazanlar, sizden; dava arkadaşlarımızdan övgü ve takdirle bahsedeceklerdir” dedi.

BAKAN SELÇUK’A SESLENDİ

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a seslenen Öztürk, “Yeni programın açıklaması yapılırken çocuklarımızın sosyal, sportif ve sanatsal yeteneklerini ortaya çıkaran bir ders planlaması olacağı duyuruldu. Ancak programda görsel sanatlar, müzik ve beden eğitimi seçmeli olarak sunulacak. Böyle bir durumda, yeni sistemle hedeflere nasıl ulaşılacağı ciddi bir problemdir. Öz geçmişi okumadan öz geleceği yazamayız. Dolayısıyla yeni programda tarih dersinin sosyal ve beceri bilimleri grubunda tercihli ders olarak bulunması bizi endişeye sevk etmiştir. Tarih dersi, özellikle Türk tarihi kesinlikle tek başına bir alan ve zorunlu olmalıdır” ifadelerini kullandı.

“ÖĞRETMENİ SİSTEMİN ÖNEMLİ BİR PAYDAŞI OLARAK KABUL ETMELİSİNİZ”

Ders sayısının azaltılması konusunun yıllardır tartışıldığına dikkat çeken Öztürk, “İlk bakışta olumlu görülmektedir. Ancak bu yapılırken, öğretmenlerimizin norm fazlası durumuna düşmesine tedbir alınmalıdır. Öğretmeni değerli kılmadan eğitimi nitelikli kılamazsınız. Sonuçta bu programı uygulayacak olan öğretmendir. Öğretmeni ancak sistemin önemli bir paydaşı olarak kabul eder ve heyecan uyandırabilirseniz programlarınız uygulanabilir olacaktır. Bunun için de çalışma ortamlarını huzurlu kılan, motivasyonu olumsuz etkileyen unsurları ortadan kaldıran bir tutumla işe başlanmalıdır” diye konuştu.

“ÇALIŞMA HUZURUNU KATLEDEN YÖNETİCİ ATAMALARI VAR”

Çalışma ortamının huzurlu kılınması ve motivasyonu etkileyen olumsuzlukların ortadan kaldırılması için adaletli yönetici atamalarının şart olduğunu vurgulayan Öztürk, “Bugün işyerlerimizde çalışma huzurunu katleden unsurların başında yandaş yönetici ataması gelmektedir. Liyakat ve ehliyeti esasına göre atanmamış ve çalışanları ötekileştiren yöneticilerle eğitim çalışanlarının motivasyonunun sağlanamayacağı artık görülmelidir” dedi. 3600 ek göstergenin de bir an önce verilmesi gerektiğini belirten Öztürk, bu konuda ısrarcı ve takipçi olduklarını vurguladı.

“İBRETLİK TEDBİR ALINMALI, EĞİTİMDE ŞİDDET YASASI ÇIKARILMALI”

Öğretmenlere yönelik şiddete de dikkat çekerek en son Çankırı İsmet İnönü Ortaokulu Türkçe öğretmeni M.S’nin bir öğrenci velisi tarafından sınıftan çağrılarak koridorda darp edildiğini hatırlatan Öztürk, “Gün geçmiyor saldırıya uğramadığımız. En son Çankırı İsmet İnönü Ortaokulu Türkçe öğretmenimiz menfur bir saldırıya uğrayarak, veli tarafından okulda darp edildi. Olaya tepki olarak Çankırı Türk Eğitim-Sen şubesinin talebi üzerine Türk Eğitim-Sen Genel Merkezimizin almış olduğu karar gereği, Çankırı genelinde Perşembe günü öğleden sonra derslere girilmeyerek iş bırakma eylemi yapılmıştır” dedi. Çankırı Valisi ve yasa koyuculara çağrıda bulunan Öztürk, “Okulu basarak, öğrencilerin gözü önünde öğretmeni sınıfından çıkarıp koridorda darp eden bu şahısla ilgili ibretlik tedbir biran önce alınmalıdır. Acil olarak eğitimde şiddet yasası çıkarılmalıdır” açıklamasında bulundu. Öztürk, eğitim çalışanlarının itibarının Milli Eğitim Bakanlığı’nın namusu olduğunu da sözlerine ekledi.

“ARKADAŞLARIMIZIN SAHİPSİZ OLMADIĞINI ANLATIN”

Olaya tepki olarak genel merkez tarafından alınan eylem kararına uyan öğretmenlere Antalya’dan selam gönderen Öztürk, şunları dile getirdi:

“Yörükler diyarı Antalya’mızdan Çankırı’da Genel Merkezin eylem kararına uyarak sendikamız üyesine yapılan saldırıdan dolayı derse girmeyen Türk Eğitim Sen’lilere selam olsun. Yarın okullarınıza gidin ve arkadaşlarımızın sahipsiz olmadığını anlatın. Şiddete uğrayan her eğitim çalışanının yanında Türk Eğitim Sen var deyin. Birde benden selam söyleyin. Hani o gönlü bizde olup da malum Sen de olanlara. Hala orda kalacaklarsa da hiç dokunmayın. Bırakın onları kendi hallerine. Bizim baskıyla tehditle gelen üyeye ihtiyacımız yok. Bize dik duran vatan millet sevgisi Atatürk, bayrak olan, bölücü olmayan, ne mutlu Türküm diyebilen üyelerimiz sizler yetersiniz.”

“YILMADAN YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ”

Son olarak Türk Eğitim Sen’in yılmadan yoluna devam edeceğini vurgulayan Öztürk, sözlerini şöyle noktaladı:

“Eğitim camiasının üzerine serpilmiş makam zihniyetini yıkmak için kararlı yürüyüşüne emin adımlarla devam eden Türk Eğitim-Sen, daha mutlu ve daha huzurlu bir eğitim camiası için mücadelesinde ve haksızlığın, adam kayırmanın, hukuksuzluğun karşısında cesaretle ve kararlılıkla durmaya devam edecektir. Tüm benliğimizle birliğimiz, beraberliğimiz ve kardeşliğimiz için yürüyoruz. Kavgaya ve küslüğe son vermek için yürüyoruz. Türk Eğitim-Sen bu yürüyüşte kararlıdır. Sevdası Türkiye’dir. Kavgası ekmeği içindir. Aramıza nifak sokmak isteyenler yok mu? var. Bu camiayı parçalamak isteyenler yok mu? var. Bu işi yapamazlar diyenler yok mu? var. Var oğlu var. Elbet bunlar olacaktır. 27 yıllık tarihimizde de vardı. Yarın da var olacaklar. Yılmadık yılmayız yılmayacağız da. Sizler bize destek verdiğiniz sürece Türkiye sevdamız ekmek için kavgamız demeye devam edeceğiz. Hiçbir zafere çiçekli yollardan gidilmediğini en iyi bilen ve yaşayan bir teşkilat olarak, bu zamana kadar kararsızlığı, inançsızlığı, gecikmeyi ve tembelliği asla kabul etmedik ve asla mazeretlere sığınmadık. Biliyoruz ki, muhatap olduğumuz sorunlar, önümüze çıkarılan güçlükler ulaşacağımız zaferinin değerini artıracaktır. Çileyi zahmetlere katık etse de inandıklarından dönmeyen, Türk milleti adına taraf olarak varlığını ülkesinin varlığına adamış Türkiye sevdalılarının oluşturduğu milli bir sivil toplum kuruluşuna omuz verdiğimiz unutulmamalıdır.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.