İbrahim Uysal Zehir Zemberek Açıklamalıyla İyi Partiden İstifa Etti

Politika (Antalya Haber Takip ) - Antalya Haber Takip | 30.06.2023 - 10:32, Güncelleme: 30.06.2023 - 10:32 4198+ kez okundu.
 

İbrahim Uysal Zehir Zemberek Açıklamalıyla İyi Partiden İstifa Etti

Kuruluşundan bu yana iyi partinin gönüllü bir neferi gibi çalışan İbrahim Uysal’da sosyal medya hesabından yaptığı Zehir Zemberek açıklamalıyla partisinden istifa ettiğini açıkladı.
Kuruluşundan bu yana iyi partinin gönüllü bir neferi gibi çalışan İbrahim Uysal’da sosyal medya hesabından yaptığı Zehir Zemberek açıklamalıyla partisinden istifa ettiğini açıkladı. İbrahim Uysal, “Aslında kimsenin Milletin derdiyle dertlenmek değil kendi istikballeri için çalıştığını gördüm. Hiçbir projenin ve ortaya konan çözüm önerilerine gereken değeri vermediğini gördüm. Bir yüzük ile siyasete başlayanların yüzüğünü çıkardığını ve kendi nefislerinin kurbanları olduğunu gördüm. Kendini değerli sayan, geçmiş siyasi tecrübesini yere göğe sığdırmayanların aslında bir hiç olduğunu gördüm. Maaşlarını, makamlarını, arabalarını ve şoförlerini kaybetmekten korkanların olduğunu gördüm. Rüşveti siyasetin doğal bir parçası gibi görenlerin, danışmanlık adı altında sus payı alanların temiz kalmaya çalışanları karalamaya çalıştığını gördüm. Milletin çocukları yerine kendi çocuklarına işsiz! maaş, haksız ve liyakatsiz statü kazandırmaya çalıştıklarını gördüm. Liyakatli olan, bunun için çaba gösteren nice emekçiye yalaka diye adlandıran, onların emeklerini hiçe sayan aşağılıkları gördüm. Bindikleri arabaların, oturdukları evin, yedikleri yemeklerin, konuştuğu topluluğun değiştini, tek dertlerinin bu olduğunu gördüm. İyi diye adlandırılan bir davanın daha nasıl olurda kirletibilecek tüm unsurları bir araya getirecek insanları özellikle Divan, Yönetim, il başkanı adı altında bir araya geldiğini gördüm. Antalya Ankara'dan büyüktür derken koltuk uğruna Ankara'da küçülen şahsiyetsizleri gördüm. Parayla satın alınan makamların, şahsiyetlerinin çok ucuz olduğunu, üzerine bir de kibir abidesi "Yaradılanı severim yaradandan ötürü" diyen Yunus Emre'ye ihanet edenleri gördüm. İnsanların yokluğunda karalamanın kolay olduğunu kendini dev aynasında gören insanları gördüm. İlçe Başkanlığı için birbirlerinin ayaklarını kaydıranları, Meclis üyesi olmak için takla atanları, ssk'lı bankamatik siyasetçileri gördüm. Siyasetin ekip olma inancı içinde aidiyet hissederken görüş ayrılıklarında dağılan insanlığı ve birbirlerini kötüleyenleri, dün birbirine kardeşim diyenlerin birbirlerinin kutsallarına küfrederken gördüm. Yolunun masum olduğunu söyleyenlerin tüm fedakarlıkları sadece karşıdan beklediğini gördüm. Üyelerin yayan, asıl kaybeden sorumluların Mercedeslerde, otellerden çıkmadığını gördüm. "Aday ol arkandayım" dediklerimizin bizleri listeler hazırlanırken sattığını, yazmadığını gördüm. Aday olayım olmazsa bürokrat olurum diyenleri, bunun için Ankara'dan telefon bekleyenleri gördüm. Kişiliğini yalnız Facebook'ta İl başkanı, ilçe başkanı, yönetim kurulu üyesi yazanların kartvizitlerinin içinin boş olduğunu gördüm. İş umuduyla kendine başvuranların eteğine, topuğuna bakanların ifşa olduğunu gördüm. Değişime inanan ve bu uğurda samimiyetle mücadele edenlerin sırasının hiçbir zaman gelmeyeceğini gördüm. Kavgayı, tehdidi, insanca tavırda bulunmayanları gördüm. Akılcı, bilimsel, çağdaş ve modernleşme yolunda tek bir adımın atılmadığını gördüm. Liderin şartsız ve koşulsuz eleştirilemeyen ve kutsallaştırılmış olduğunu hatta hakaret ve lanet okurken ayağa kalkıp alkışlayanları gördüm. İnancın ve güneşin doğacağı güne şahit olmayı çok istememe ve sabretmeme rağmen hep ötekileştirildiğimi gördüm. İnsanların çok kolay harcandığını, ekmeğiyle rızkıyla tehdit edildiğini gördüm. Tüm emektarların karınca misali değirmene su taşıyanların güneşin altında susuz bırakıldığını gördüm. Dün inandıklarımızın değiştiğini, azarlayan ve hakaret edenler olduğunu gördüm. Bankamatik memuru yapılan yönetim kurulu üyelerini bundan vazgeçebilecek kadar onurlu olmadıklarını gördüm. Seçimlerin tiyatro olduğunu, emeğin yok olduğunu, paranın esiri olan ilçe başkanlarını gördüm. İcrası olanların artıya geçtiğini, borcu olanların alacaklı olduğunu, evi olmayanların apartman inşaatı yaptırdığını gördüm. Mevlütlerde yemek yiyip beğenmeyenleri ya da utanmadan iki tabldot yiyen aç gözlüleri, arkasından küfrettiği insanların cenazesinde "rahmetli iyi adamdı, gerçek dava adamıydı" diyenleri gördüm. Ve tüm bunların ve daha fazlasının değişeceğine olan inancımın yok olduğunu gördüm. Bu kötülüğün İYİ'liğe karşı galip geliyor olduğunu gördüm. Aslında bunları bilen ve görenlerin bu yazıyı yazdığım için şimdiden beni hain ilan edebileceğini gördüm. İşte bu görmüş olduğum lüzumlar üzerine siyasetin bana göre olmadığını ya da bir şeylerin gerçekten değiştiğini görene dek İYİ Parti Üyeliğimden gerçekten üzülerek istifa ediyorum. Bu satırlarda kendini bulmayan azınlıktan, üzüp kırdığım, kendimi tanıtmakta kusurlu olduğum, yanlış anlamaya sebep verecek davranışlarım için özür diliyorum. Hakkınızı helal edin. Benden yana helali hoş olsun” ifadelerini kullandı.
Kuruluşundan bu yana iyi partinin gönüllü bir neferi gibi çalışan İbrahim Uysal’da sosyal medya hesabından yaptığı Zehir Zemberek açıklamalıyla partisinden istifa ettiğini açıkladı.

Kuruluşundan bu yana iyi partinin gönüllü bir neferi gibi çalışan İbrahim Uysal’da sosyal medya hesabından yaptığı Zehir Zemberek açıklamalıyla partisinden istifa ettiğini açıkladı.

İbrahim Uysal, “Aslında kimsenin Milletin derdiyle dertlenmek değil kendi istikballeri için çalıştığını gördüm.

Hiçbir projenin ve ortaya konan çözüm önerilerine gereken değeri vermediğini gördüm.

Bir yüzük ile siyasete başlayanların yüzüğünü çıkardığını ve kendi nefislerinin kurbanları olduğunu gördüm.

Kendini değerli sayan, geçmiş siyasi tecrübesini yere göğe sığdırmayanların aslında bir hiç olduğunu gördüm.

Maaşlarını, makamlarını, arabalarını ve şoförlerini kaybetmekten korkanların olduğunu gördüm.

Rüşveti siyasetin doğal bir parçası gibi görenlerin, danışmanlık adı altında sus payı alanların temiz kalmaya çalışanları karalamaya çalıştığını gördüm.

Milletin çocukları yerine kendi çocuklarına işsiz! maaş, haksız ve liyakatsiz statü kazandırmaya çalıştıklarını gördüm.

Liyakatli olan, bunun için çaba gösteren nice emekçiye yalaka diye adlandıran, onların emeklerini hiçe sayan aşağılıkları gördüm.

Bindikleri arabaların, oturdukları evin, yedikleri yemeklerin, konuştuğu topluluğun değiştini, tek dertlerinin bu olduğunu gördüm.

İyi diye adlandırılan bir davanın daha nasıl olurda kirletibilecek tüm unsurları bir araya getirecek insanları özellikle Divan, Yönetim, il başkanı adı altında bir araya geldiğini gördüm.

Antalya Ankara'dan büyüktür derken koltuk uğruna Ankara'da küçülen şahsiyetsizleri gördüm.

Parayla satın alınan makamların, şahsiyetlerinin çok ucuz olduğunu, üzerine bir de kibir abidesi "Yaradılanı severim yaradandan ötürü" diyen Yunus Emre'ye ihanet edenleri gördüm.

İnsanların yokluğunda karalamanın kolay olduğunu kendini dev aynasında gören insanları gördüm.

İlçe Başkanlığı için birbirlerinin ayaklarını kaydıranları, Meclis üyesi olmak için takla atanları, ssk'lı bankamatik siyasetçileri gördüm.

Siyasetin ekip olma inancı içinde aidiyet hissederken görüş ayrılıklarında dağılan insanlığı ve birbirlerini kötüleyenleri, dün birbirine kardeşim diyenlerin birbirlerinin kutsallarına küfrederken gördüm.

Yolunun masum olduğunu söyleyenlerin tüm fedakarlıkları sadece karşıdan beklediğini gördüm.

Üyelerin yayan, asıl kaybeden sorumluların Mercedeslerde, otellerden çıkmadığını gördüm.

"Aday ol arkandayım" dediklerimizin bizleri listeler hazırlanırken sattığını, yazmadığını gördüm.

Aday olayım olmazsa bürokrat olurum diyenleri, bunun için Ankara'dan telefon bekleyenleri gördüm.

Kişiliğini yalnız Facebook'ta İl başkanı, ilçe başkanı, yönetim kurulu üyesi yazanların kartvizitlerinin içinin boş olduğunu gördüm.

İş umuduyla kendine başvuranların eteğine, topuğuna bakanların ifşa olduğunu gördüm.

Değişime inanan ve bu uğurda samimiyetle mücadele edenlerin sırasının hiçbir zaman gelmeyeceğini gördüm.

Kavgayı, tehdidi, insanca tavırda bulunmayanları gördüm.

Akılcı, bilimsel, çağdaş ve modernleşme yolunda tek bir adımın atılmadığını gördüm.

Liderin şartsız ve koşulsuz eleştirilemeyen ve kutsallaştırılmış olduğunu hatta hakaret ve lanet okurken ayağa kalkıp alkışlayanları gördüm.

İnancın ve güneşin doğacağı güne şahit olmayı çok istememe ve sabretmeme rağmen hep ötekileştirildiğimi gördüm.

İnsanların çok kolay harcandığını, ekmeğiyle rızkıyla tehdit edildiğini gördüm.

Tüm emektarların karınca misali değirmene su taşıyanların güneşin altında susuz bırakıldığını gördüm.

Dün inandıklarımızın değiştiğini, azarlayan ve hakaret edenler olduğunu gördüm.

Bankamatik memuru yapılan yönetim kurulu üyelerini bundan vazgeçebilecek kadar onurlu olmadıklarını gördüm.

Seçimlerin tiyatro olduğunu, emeğin yok olduğunu, paranın esiri olan ilçe başkanlarını gördüm.

İcrası olanların artıya geçtiğini, borcu olanların alacaklı olduğunu, evi olmayanların apartman inşaatı yaptırdığını gördüm.

Mevlütlerde yemek yiyip beğenmeyenleri ya da utanmadan iki tabldot yiyen aç gözlüleri, arkasından küfrettiği insanların cenazesinde "rahmetli iyi adamdı, gerçek dava adamıydı" diyenleri gördüm.

Ve tüm bunların ve daha fazlasının değişeceğine olan inancımın yok olduğunu gördüm.

Bu kötülüğün İYİ'liğe karşı galip geliyor olduğunu gördüm.

Aslında bunları bilen ve görenlerin bu yazıyı yazdığım için şimdiden beni hain ilan edebileceğini gördüm.

İşte bu görmüş olduğum lüzumlar üzerine siyasetin bana göre olmadığını ya da bir şeylerin gerçekten değiştiğini görene dek İYİ Parti Üyeliğimden gerçekten üzülerek istifa ediyorum.

Bu satırlarda kendini bulmayan azınlıktan, üzüp kırdığım, kendimi tanıtmakta kusurlu olduğum, yanlış anlamaya sebep verecek davranışlarım için özür diliyorum. Hakkınızı helal edin. Benden yana helali hoş olsun” ifadelerini kullandı.

Antalya HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (1 )

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Alican KARAKUŞ
(30.06.2023 20:42 - #265)
İbrahim uysal kardeşimi tamamen haklı buluyorum. Siyasette umut olarak gördüğümüz tum siyaset simsarlarının iktidar yalakası olduğunu gördüm. Bunları yılmadan halka anlatmaya devam edeceğim.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.