Av. Şefika Aygüneş: “Şahsım Adıma Yapılan Asılsız Haber Hakkındaki Gerekli Basın Açıklamam”

Asayiş 21.06.2022 - 21:08, Güncelleme: 22.11.2022 - 03:43 4278+ kez okundu.
 

Av. Şefika Aygüneş: “Şahsım Adıma Yapılan Asılsız Haber Hakkındaki Gerekli Basın Açıklamam”

20.06.2022 tarihinde sabah saatlerinde Akdeniz Telgraf adlı internet gazetesi tarafından Antalya'daki yerel basın mensuplarına Av. Şefika Aygüneş yani hakkımda bir haber bülteni gönderilmiştir.
Av. Şefika Aygüneş açıklamasında, “20.06.2022 tarihinde sabah saatlerinde Akdeniz Telgraf adlı internet gazetesi tarafından Antalya'daki yerel basın mensuplarına Av. Şefika Aygüneş yani hakkımda bir haber bülteni gönderilmiştir. Bu haber Selda Demirel adlı şahsın mailinden Akdeniz Telgraf logosuyla bülten şeklinde gönderilmiştir. Bu bülten içerisinde gerçek olan unsurlar olduğu gibi gerçek dışı olan unsurlar ve iftira niteliği taşıyan aşağılayıcı nitelikte kelimeler de bulunmaktadır. Genel olarak bu bültenin konusu Selda Demirel ve Deniz Demirel adlı şahısların bana şahsi olarak husumet beslemelerinden ileri gelmektedir. Kendileri Avukat ve Noter Suçları Bürosuna şahsım hakkında şikâyette bulunduklarını ve soruşturma başlattıklarını belirtmişlerdir. Bir avukat hakkında Soruşturma başlatılabilmesi için Adalet Bakanlığının izni gerekir. Bu yaptıkları hukuki dayanaktan yoksun içi boş başvuru Adalet Bakanlığı tarafından reddedilecektir. Şu ana kadar adıma açılmış bir soruşturma mevcut değildir, soruşturma geçirdiğim yönünde beyanlarda bulunarak başvuru dilekçelerini paylaşmış olmaları etik ve ahlak dışı bir davranıştır. Öte yandan açmış olduğu manevi tazminat davasının içeriği bomboş,  tamamen hukuki dayanaktan yoksun bir davadır. Bu davayı kaybedeceğini bilmesine rağmen toplum nezdinde kendine mağdur havası yaratmak maksadıyla açmış olduğu ortadadır. Kendileri şu anda Memleket Partisi'nin üyesi değillerdir. Zaten parti içerisinde de disipline yani disiplin yönetmeliğine ve parti tüzüğüne aykırı davranışları olduğu, partinin ilkeleriyle örtüşmeyen davranışlarda bulundukları için disipline sevk edileceklerdi. Bu sebepten ötürü kendileri ihraç edilmeden önce istifa etmeyi tercih ettiler. Bu şahıslar benim adımı, mesleki unvanımı ve partideki unvanımı aleni bir şekilde, kendi Facebook ve Twitter hesaplarında yayınlayarak bana karşı aşağılayıcı kelimeler kullanmışlardır. “Haddini bildireceğiz, haddini bildirmek farz oldu ve sair ” onun haricinde de yine sık sık adımı vermeden fakat unvanımı kullanarak bana aşağılayıcı ve hakaret içerikli paylaşımları da olmuştur. Ben bu paylaşımlardan kaynaklı olarak savcılığa suç duyurusunda bulunmuştum. Memleket Partisi İl Başkanlığının kongre döneminde, benim kendileriyle şahsi bir husumetim olmamasına rağmen şahsımı aşağılayıcı, onur ve saygınlığımı zedeleyici paylaşımları haber niteliği taşımayan yazıları yönettikleri internet sitelerinde yayınlamışlardır. Beni hedef alarak kişiselleştirerek bu paylaşımları gerçekleştirmişlerdir. Bu paylaşımların içerisinde tehdit içerikli unsurlar da mevcuttur. Ben o sebepten ötürü savcılığa giderek suç duyurusunda bulunmuştum. Suç duyurusunda bulunurken herhangi bir şekilde gerçek dışı bir ifade ya da beyanda bulunmadım. Tamamen kendilerinin yazdıkları, çizdikleri paylaşımlara ait ekran görüntüleri kullanılmıştır. Savcılığa suç duyurusunda bulunduğum esnada yanımda Av. Hasan, Buğra Meyvacioğlu da vardı. Aynı zamanda tanık olarak da kendisi imza vermiştir. Bu süreçte avukatlığımı da zaten kendisi üstlenecektir. Savcılık tarafından yapılan soruşturma neticesinde de Selda adlı şahsın paylaşımları kaba söz kapsamında kalması sebebiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Yani biz buna hukuk dilinde ve ceza hukuku dilinde takipsizlik kararı diyoruz. Takipsizlik kararı da kişinin suçsuz olduğu anlamına, suçsuzluğunun kanıtlandığı anlamına gelmemektedir. Deniz Demirel hakkında da tehdit suçundan dolayı dosyanın uzlaştırma büroya sevk edilmesine karar verilmiştir. Fakat bu şahısların bana karşı olan saldırgan eylemleri ve paylaşımları devam ettiği için uzlaşma sağlanamamıştır. Şu anda iddianame hazırlanma aşamasındadır ve Deniz Demirel adlı şahsa yani Selda Demirel'in eşine Asliye Ceza Mahkemesi'nde tehdit suçundan dolayı dava açılacaktır. Bu davanın sonuna kadar takipçisi olacağımdan kimsenin şüphesi olmasın. Benim yapmış olduğum davranış şahısların bana karşı olan saldırılarına binaen yapılmış bir suç duyurusuydu. Kendileri ise basını araç olarak kullanarak beni toplum nezdinde küçük düşürmeye çalışmışlardır. Bu şahısların dün sabah yapmış oldukları saldırılardan dolayı Selda Demirel adlı şahıstan ve Akdeniz Telgraf Gazetesinden tekrar şikâyetçi olacağım, bu haberlerin kaldırılması yönünde ilgili başvurularım gerçekleşecektir. Bunun haricinde söylemek istediğim yine bültende mesleğimle alakalı mesleki onurumla alakalı söylenen kelimeler hiçbir şekilde, hiçbir toplumsal alanda kabul edilemeyecek kelimelerdir. Aynı zamanda fotoğraflarıma yapmış oldukları sansürler ve yazılar çok çirkindir . Şahsım nezdinde de toplum nezdinde de kabul edilemez niteliktedir. Toplumun herhangi bir alanında ve kurumunda, bu kişiler hiçbir zaman yer edinemeyecek bir ahlaka sahip oldukları gibi Türk toplumu da bu kişileri kabul etmeyecektir. Bunun yanı sıra yine 6284 sayılı Kadına karşı şiddetin ve aile içi şiddetin önlenmesine ilişkin kanundan kaynaklı olarak şiddet mağduru olan ya da şiddet mağduru adayı olan kişiler, talep üzerine ya da kolluğun uygun gördüğü başvuru üzerine tedbir alabilmektedirler. Bu süreçte bu şahıslara bana karşı olan bu davranışlarını sürdürmemeleri için tedbir talep etmiş bulunmaktayım. Kolluğun talebi uygun görmesi, aile mahkemesinin onay vermesiyle  Selda ve Deniz Demirel çifti hakkında Uyarı tedbiri uygulanmıştır. Tedbirin  süresi biter bitmez tekrar saldırılar başlamıştır. Ben hukuki yollara başvurmayı tercih ederken bu şahıslar şahsımı basın yoluyla ve sosyal mecralar üzerinden karalamaya çalışmaktadırlar. Yapılmış olan bu bülten ve başvurular tamamen beni mesleki anlamda küçük düşürmek, gerek mesleki örgütüm kapsamında, gerek partim nezdinde beni itibarsızlaştırmak amacıyla yapılmıştır. Bu çirkin ve ahlak dışı davranışların toplumun hiçbir kesimince kabul edilmeyeceğinden şüphem yoktur. Mesleğine sonsuz sevgi ve saygı duyan bir avukat olarak hakkımı daima hukuki yollardan aramaktan vazgeçmeyeceğimi bildirir saygılarımı sunarım” dedi.
20.06.2022 tarihinde sabah saatlerinde Akdeniz Telgraf adlı internet gazetesi tarafından Antalya'daki yerel basın mensuplarına Av. Şefika Aygüneş yani hakkımda bir haber bülteni gönderilmiştir.

Av. Şefika Aygüneş açıklamasında, “20.06.2022 tarihinde sabah saatlerinde Akdeniz Telgraf adlı internet gazetesi tarafından Antalya'daki yerel basın mensuplarına Av. Şefika Aygüneş yani hakkımda bir haber bülteni gönderilmiştir.

Bu haber Selda Demirel adlı şahsın mailinden Akdeniz Telgraf logosuyla bülten şeklinde gönderilmiştir. Bu bülten içerisinde gerçek olan unsurlar olduğu gibi gerçek dışı olan unsurlar ve iftira niteliği taşıyan aşağılayıcı nitelikte kelimeler de bulunmaktadır. Genel olarak bu bültenin konusu Selda Demirel ve Deniz Demirel adlı şahısların bana şahsi olarak husumet beslemelerinden ileri gelmektedir.

Kendileri Avukat ve Noter Suçları Bürosuna şahsım hakkında şikâyette bulunduklarını ve soruşturma başlattıklarını belirtmişlerdir. Bir avukat hakkında Soruşturma başlatılabilmesi için Adalet Bakanlığının izni gerekir. Bu yaptıkları hukuki dayanaktan yoksun içi boş başvuru Adalet Bakanlığı tarafından reddedilecektir. Şu ana kadar adıma açılmış bir soruşturma mevcut değildir, soruşturma geçirdiğim yönünde beyanlarda bulunarak başvuru dilekçelerini paylaşmış olmaları etik ve ahlak dışı bir davranıştır. Öte yandan açmış olduğu manevi tazminat davasının içeriği bomboş,  tamamen hukuki dayanaktan yoksun bir davadır. Bu davayı kaybedeceğini bilmesine rağmen toplum nezdinde kendine mağdur havası yaratmak maksadıyla açmış olduğu ortadadır.

Kendileri şu anda Memleket Partisi'nin üyesi değillerdir. Zaten parti içerisinde de disipline yani disiplin yönetmeliğine ve parti tüzüğüne aykırı davranışları olduğu, partinin ilkeleriyle örtüşmeyen davranışlarda bulundukları için disipline sevk edileceklerdi. Bu sebepten ötürü kendileri ihraç edilmeden önce istifa etmeyi tercih ettiler.

Bu şahıslar benim adımı, mesleki unvanımı ve partideki unvanımı aleni bir şekilde, kendi Facebook ve Twitter hesaplarında yayınlayarak bana karşı aşağılayıcı kelimeler kullanmışlardır. “Haddini bildireceğiz, haddini bildirmek farz oldu ve sair ” onun haricinde de yine sık sık adımı vermeden fakat unvanımı kullanarak bana aşağılayıcı ve hakaret içerikli paylaşımları da olmuştur. Ben bu paylaşımlardan kaynaklı olarak savcılığa suç duyurusunda bulunmuştum.

Memleket Partisi İl Başkanlığının kongre döneminde, benim kendileriyle şahsi bir husumetim olmamasına rağmen şahsımı aşağılayıcı, onur ve saygınlığımı zedeleyici paylaşımları haber niteliği taşımayan yazıları yönettikleri internet sitelerinde yayınlamışlardır. Beni hedef alarak kişiselleştirerek bu paylaşımları gerçekleştirmişlerdir. Bu paylaşımların içerisinde tehdit içerikli unsurlar da mevcuttur. Ben o sebepten ötürü savcılığa giderek suç duyurusunda bulunmuştum. Suç duyurusunda bulunurken herhangi bir şekilde gerçek dışı bir ifade ya da beyanda bulunmadım. Tamamen kendilerinin yazdıkları, çizdikleri paylaşımlara ait ekran görüntüleri kullanılmıştır.

Savcılığa suç duyurusunda bulunduğum esnada yanımda Av. Hasan, Buğra Meyvacioğlu da vardı. Aynı zamanda tanık olarak da kendisi imza vermiştir. Bu süreçte avukatlığımı da zaten kendisi üstlenecektir.

Savcılık tarafından yapılan soruşturma neticesinde de Selda adlı şahsın paylaşımları kaba söz kapsamında kalması sebebiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Yani biz buna hukuk dilinde ve ceza hukuku dilinde takipsizlik kararı diyoruz. Takipsizlik kararı da kişinin suçsuz olduğu anlamına, suçsuzluğunun kanıtlandığı anlamına gelmemektedir. Deniz Demirel hakkında da tehdit suçundan dolayı dosyanın uzlaştırma büroya sevk edilmesine karar verilmiştir. Fakat bu şahısların bana karşı olan saldırgan eylemleri ve paylaşımları devam ettiği için uzlaşma sağlanamamıştır. Şu anda iddianame hazırlanma aşamasındadır ve Deniz Demirel adlı şahsa yani Selda Demirel'in eşine Asliye Ceza Mahkemesi'nde tehdit suçundan dolayı dava açılacaktır. Bu davanın sonuna kadar takipçisi olacağımdan kimsenin şüphesi olmasın.

Benim yapmış olduğum davranış şahısların bana karşı olan saldırılarına binaen yapılmış bir suç duyurusuydu. Kendileri ise basını araç olarak kullanarak beni toplum nezdinde küçük düşürmeye çalışmışlardır. Bu şahısların dün sabah yapmış oldukları saldırılardan dolayı Selda Demirel adlı şahıstan ve Akdeniz Telgraf Gazetesinden tekrar şikâyetçi olacağım, bu haberlerin kaldırılması yönünde ilgili başvurularım gerçekleşecektir.

Bunun haricinde söylemek istediğim yine bültende mesleğimle alakalı mesleki onurumla alakalı söylenen kelimeler hiçbir şekilde, hiçbir toplumsal alanda kabul edilemeyecek kelimelerdir. Aynı zamanda fotoğraflarıma yapmış oldukları sansürler ve yazılar çok çirkindir . Şahsım nezdinde de toplum nezdinde de kabul edilemez niteliktedir. Toplumun herhangi bir alanında ve kurumunda, bu kişiler hiçbir zaman yer edinemeyecek bir ahlaka sahip oldukları gibi Türk toplumu da bu kişileri kabul etmeyecektir.

Bunun yanı sıra yine 6284 sayılı Kadına karşı şiddetin ve aile içi şiddetin önlenmesine ilişkin kanundan kaynaklı olarak şiddet mağduru olan ya da şiddet mağduru adayı olan kişiler, talep üzerine ya da kolluğun uygun gördüğü başvuru üzerine tedbir alabilmektedirler. Bu süreçte bu şahıslara bana karşı olan bu davranışlarını sürdürmemeleri için tedbir talep etmiş bulunmaktayım. Kolluğun talebi uygun görmesi, aile mahkemesinin onay vermesiyle  Selda ve Deniz Demirel çifti hakkında Uyarı tedbiri uygulanmıştır. Tedbirin  süresi biter bitmez tekrar saldırılar başlamıştır. Ben hukuki yollara başvurmayı tercih ederken bu şahıslar şahsımı basın yoluyla ve sosyal mecralar üzerinden karalamaya çalışmaktadırlar.

Yapılmış olan bu bülten ve başvurular tamamen beni mesleki anlamda küçük düşürmek, gerek mesleki örgütüm kapsamında, gerek partim nezdinde beni itibarsızlaştırmak amacıyla yapılmıştır. Bu çirkin ve ahlak dışı davranışların toplumun hiçbir kesimince kabul edilmeyeceğinden şüphem yoktur. Mesleğine sonsuz sevgi ve saygı duyan bir avukat olarak hakkımı daima hukuki yollardan aramaktan vazgeçmeyeceğimi bildirir saygılarımı sunarım” dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.