Ali TONGÜLÜS
Köşe Yazarı
Ali TONGÜLÜS
 

İstanbul Sözleşmesi Kadına Şiddeti Bitirir Mi?

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal.. Yine kadınlara yağ çekmiş.. İki gün önce Antalya’da yaptıkları çalıştayda “CHP’li kadınlar” ne diyorsa, onu demiş: “İstanbul Sözleşmesi'ne geri dönülmesini hemen talep ediyoruz.. İstiyoruz.. Umuyoruz.. Daha fazla insan kaybetmek istemiyoruz..” KADIN KESİMİNİN İstanbul Sözleşmesini savunmasını, geri gelmesini talep etmesini, istemesini, ummasını anlıyorum da, bir ERKEK olarak Ümit Uysal’ın aynı talepte bulunmasını anlayamıyorum.. Niye mi? Daha önce de birkaç kez anlattım, ama bir kez daha anlatmam ŞART OLDU galiba.. … Ümit Uysal’ın, CHP’lilerin, kadınların ve LGBT’lilerin şiddetle savundukları ve sarıldıkları “İstanbul Sözleşmesi” gerçekten “kadına yapılan veya aile içi şiddet”i bitirir mi? Ya da ortada AİLE diye bir şey kalır mı? Ben anlatayım, kararı siz verin.. … Erkeksiniz, eve vardınız.. Karınız bir erkekle yatakta veya 14 yaşındaki kızınız kendi yaşıtı bir gençle beraber.. Buna kız kardeşinizi de ilave edin.. Bu durumda; - Kızamazsınız, bağıramazsınız, dövemezsiniz, vuramazsınız, küfredemezsiniz, hakaret edemezsiniz, tavır koyamazsınız, surat asamazsınız, hatta oradan çekip gidemezsiniz.. Çünkü, İstanbul Sözleşmesi’ne göre; 1- Dövmek, vurmak, dokunmak, bağırmak, küfretmek, hakaret etmek hatta kızgın bir surat ifadesi ile bakmak şiddettir.. 2- Tavır koymak, surat asmak, küsmek psikolojik şiddettir.. 3- Evin nafakasını, harçlığını kesmek ekonomik şiddettir.. “İŞTE BUNLARI YAPAMAZSINIZ” diyor İstanbul Sözleşmesi.. Yine sözleşmeye göre; Karınızın veya kızınızın ve de kız kardeşinizin cinsel hayatına karışamazsınız.. “Bu durumu namus meselesi yapmak geleneksel, şeref meselesi yapmak örfi, zina saymak dini mesele” imiş.. “Irzınıza tasallut” görüp eşinizle, kızınızla, kız kardeşinizle oynaşan heriflere dokunmak da geleneksel değerlerle ilgili imiş.. Ve “bunların kökünün kazınması gerekiyor” imiş.. … Daha ötesi de var.. Eğer karınızın, kızınızın veya kız kardeşinizin partnerlerinin işi bittiyse.. Onlara “çağdaş, medeni bir erkek olarak” kalkıp "yorgunluk kahvesi" yapmanızda hiç bir sakınca yok.. İşleri bitmediyse, rahatsız da edemezsiniz.. Başka? “Allah belanızı versin, ne haliniz varsa görün” deyip çekip gidemezsiniz.. Eşinizin, kızınızın ve kız kardeşinizin geçimini temin etmek zorundasınız.. Bitmedi.. Karınız, kızınız veya kız kardeşiniz gece ya da gündüz dilediği saatte dilediği erkek arkadaşını eve çağırabilir.. Ve siz buna karışamaz, “hayır olmaz” diyemezsiniz.. Yani; İstanbul Sözleşmesi’ne göre “AİLE kavramı”nı unutmak zorundasınız.. … Söyleyin şimdi; “Aklında ve ruhunda engeli olmayan” kadın veya erkek, bu durumu kabullenir mi? Bu İSTANBUL SÖZLEŞMESİ sizce şiddeti yok mu eder yoksa arttırır mı? “Önemli olan devlettir, gerisi teferruat” diyenlerin, “İstanbul Sözleşmesi” ve TV’lerdeki “dizi filmler”le Türkiye’nin bekasına yönelmiş en büyük tehdidi istemeleri normal midir? … Sonuca gelelim.. İstanbul Sözleşmesi de TV’deki diziler de BATI’nın “Türkiye'yi savaşmadan yok etme” planıdır.. Ey CHP’liler, CHP’li kadınlar ve erkekler.. Ne istediğinize dikkat edin.. Bir gün bu isteğiniz gerçekleşirse, bin kere pişman olursunuz.. Benden söylemesi..
Ekleme Tarihi: 26 Kasım 2022 - Cumartesi

İstanbul Sözleşmesi Kadına Şiddeti Bitirir Mi?

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal..

Yine kadınlara yağ çekmiş..

İki gün önce Antalya’da yaptıkları çalıştayda “CHP’li kadınlar” ne diyorsa, onu demiş:

“İstanbul Sözleşmesi'ne geri dönülmesini hemen talep ediyoruz.. İstiyoruz.. Umuyoruz.. Daha fazla insan kaybetmek istemiyoruz..”

KADIN KESİMİNİN İstanbul Sözleşmesini savunmasını, geri gelmesini talep etmesini, istemesini, ummasını anlıyorum da, bir ERKEK olarak Ümit Uysal’ın aynı talepte bulunmasını anlayamıyorum..

Niye mi?

Daha önce de birkaç kez anlattım, ama bir kez daha anlatmam ŞART OLDU galiba..

Ümit Uysal’ın, CHP’lilerin, kadınların ve LGBT’lilerin şiddetle savundukları ve sarıldıkları “İstanbul Sözleşmesi” gerçekten “kadına yapılan veya aile içi şiddet”i bitirir mi?

Ya da ortada AİLE diye bir şey kalır mı?

Ben anlatayım, kararı siz verin..

Erkeksiniz, eve vardınız..

Karınız bir erkekle yatakta veya 14 yaşındaki kızınız kendi yaşıtı bir gençle beraber..

Buna kız kardeşinizi de ilave edin..

Bu durumda;

- Kızamazsınız, bağıramazsınız, dövemezsiniz, vuramazsınız, küfredemezsiniz, hakaret edemezsiniz, tavır koyamazsınız, surat asamazsınız, hatta oradan çekip gidemezsiniz..

Çünkü, İstanbul Sözleşmesi’ne göre;

1- Dövmek, vurmak, dokunmak, bağırmak, küfretmek, hakaret etmek hatta kızgın bir surat ifadesi ile bakmak şiddettir..

2- Tavır koymak, surat asmak, küsmek psikolojik şiddettir..

3- Evin nafakasını, harçlığını kesmek ekonomik şiddettir..

“İŞTE BUNLARI YAPAMAZSINIZ” diyor İstanbul Sözleşmesi..

Yine sözleşmeye göre;

Karınızın veya kızınızın ve de kız kardeşinizin cinsel hayatına karışamazsınız..

“Bu durumu namus meselesi yapmak geleneksel, şeref meselesi yapmak örfi, zina saymak dini mesele” imiş..

“Irzınıza tasallut” görüp eşinizle, kızınızla, kız kardeşinizle oynaşan heriflere dokunmak da geleneksel değerlerle ilgili imiş..

Ve “bunların kökünün kazınması gerekiyor” imiş..

Daha ötesi de var..

Eğer karınızın, kızınızın veya kız kardeşinizin partnerlerinin işi bittiyse..

Onlara “çağdaş, medeni bir erkek olarak” kalkıp "yorgunluk kahvesi" yapmanızda hiç bir sakınca yok..

İşleri bitmediyse, rahatsız da edemezsiniz..

Başka?

“Allah belanızı versin, ne haliniz varsa görün” deyip çekip gidemezsiniz..

Eşinizin, kızınızın ve kız kardeşinizin geçimini temin etmek zorundasınız..

Bitmedi..

Karınız, kızınız veya kız kardeşiniz gece ya da gündüz dilediği saatte dilediği erkek arkadaşını eve çağırabilir..

Ve siz buna karışamaz, “hayır olmaz” diyemezsiniz..

Yani; İstanbul Sözleşmesi’ne göre “AİLE kavramı”nı unutmak zorundasınız..

Söyleyin şimdi;

“Aklında ve ruhunda engeli olmayan” kadın veya erkek, bu durumu kabullenir mi?

Bu İSTANBUL SÖZLEŞMESİ sizce şiddeti yok mu eder yoksa arttırır mı?

“Önemli olan devlettir, gerisi teferruat” diyenlerin, “İstanbul Sözleşmesi” ve TV’lerdeki “dizi filmler”le Türkiye’nin bekasına yönelmiş en büyük tehdidi istemeleri normal midir?

Sonuca gelelim..

İstanbul Sözleşmesi de TV’deki diziler de BATI’nın “Türkiye'yi savaşmadan yok etme” planıdır..

Ey CHP’liler, CHP’li kadınlar ve erkekler..

Ne istediğinize dikkat edin..

Bir gün bu isteğiniz gerçekleşirse, bin kere pişman olursunuz..

Benden söylemesi..

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.