Ali TONGÜLÜS
Köşe Yazarı
Ali TONGÜLÜS
 

Yahu Bu ‘Oda’lar Hakikaten Gerekli Mi?

Kentlerin imarıyla ilgili Mimar ve Mühendis, Müteahhit, Jeoloji ve Şehircilik odalarını biraz sorgulayalım mı? Bu arkadaşlarımız, eminim son yaşadığımız Kahramanmaraş depremlerinden de “KENDİLERİNE” hiç ders çıkarmayacaklar.. Yapı denetim firmalarını, imar kararlarının çıktığı belediye meclislerini, hatta hükümeti suçlayıp zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışacaklardır.. … Şimdi sizlere bu saydığım “ODA”larla ilgili bir GÖRÜŞ aktaracağım.. Siz de, “yahu bu odalar hakikaten gerekli mi” diye sormadan edemeyeceksiniz.. … Bir gazete haberinin bir bölümünü alıntı yaparak paylaşım yaptım.. Uzmanlara, bu depremde niye bazı binaların yıkılmadığını, ama temelden yan yattığını sormuşlar.. İstanbul İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu İkinci Başkanı Nusret Suna da buna cevap vermiş.. Diyor ki; “Mühendislik kriterlerini sürekli vurguluyoruz, fakat pek dikkate alınmıyor.. Almanya’nın üç yıl önceki verilerine göre 3 bin müteahhidi var.. Avrupa ülkelerinin toplamında 30 bin müteahhit bulunuyor.. Türkiye de ise 350 bin müteahhit var.. Buradan kaynaklanıyor pek çok şey…” Yani; açık açık MÜTEAHHİTLERİ ve bu kadar müteahhide çalışma izni veren kurumları suçluyor.. … Peki, kendileri sütten çıkmış ak kaşık mı? Buna cevabı da, paylaşımıma yorum yapan Kurtay Belet vermiş.. Dikkatle okumanızı tavsiye ederim.. … Uzmanlarımız, akademisyenlerimiz, meslek odalarımız abi.. Hangisi dürüst? Hangisinde meslek etiği, namusu var (tam)? İdeolojilerine aykırı herkesi mahkeme mahkeme süründüren, bıktırıp kaçıran Mimarlar-Mühendisler Odası misal.. BAE’nin İstanbul’da gökdelen yapma işine dava üstüne dava açıp, sonunda da yatırım yapacak kraliyet ailesini adeta kovmuşlardı buralardan.. Hem de imarlı arsada, devletin açtığı ihaleden almıştı.. Ama aynı Mimarlar Odası, Aydın Doğan’ın İstanbul’un göbeğine diktiği Trump kulelerini mahkemeye dahi vermemişti.. Yaptıkları açıklamada da, “bizim projeden haberdar olduğumuzda mahkemeye gitme süreci geçmişti” demişlerdi.. Şimdi sormam gerekiyor; 1- Yıkılan onca binanın mimarı-mühendisi bunların üyeleri değil mi? 2- Oda ne yapmış? 3- Üyelerini ne şekilde denetlemiş? 4- Hangi eksikliklerin giderilmesi için çaba göstermiş? 5- Yıkılan onca binanın mimar ve mühendislerine ne gibi yaptırım yapacaklarmış? Bugün ellerini silkeleyip kenara çekilerek, “o suçlu bu suçlu hepsi devletin suçu” diye atıp tutmak kolay.. Demem o ki Ali Abi, Bizde de, odalarımızda da, uzmanlarımızda da ne meslek ahlakı, ne vicdan, ne de dürüstlük kalmış.. … Evet çok sayın adı geçen Oda’ların yöneticileri.. Bir siyasi partinin arka bahçesi olmanın ve işinize gelmedi mi dava üstüne dava açmanın dışında ne iş yaparsınız? Ve Kurtay Belet’in söylediklerine ve sorduğu 5 soruya bir cevabınız var mı?
Ekleme Tarihi: 14 Şubat 2023 - Salı

Yahu Bu ‘Oda’lar Hakikaten Gerekli Mi?

Kentlerin imarıyla ilgili Mimar ve Mühendis, Müteahhit, Jeoloji ve Şehircilik odalarını biraz sorgulayalım mı?

Bu arkadaşlarımız, eminim son yaşadığımız Kahramanmaraş depremlerinden de “KENDİLERİNE” hiç ders çıkarmayacaklar..

Yapı denetim firmalarını, imar kararlarının çıktığı belediye meclislerini, hatta hükümeti suçlayıp zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışacaklardır..

Şimdi sizlere bu saydığım “ODA”larla ilgili bir GÖRÜŞ aktaracağım..

Siz de, “yahu bu odalar hakikaten gerekli mi” diye sormadan edemeyeceksiniz..

Bir gazete haberinin bir bölümünü alıntı yaparak paylaşım yaptım..

Uzmanlara, bu depremde niye bazı binaların yıkılmadığını, ama temelden yan yattığını sormuşlar..

İstanbul İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu İkinci Başkanı Nusret Suna da buna cevap vermiş..

Diyor ki;

“Mühendislik kriterlerini sürekli vurguluyoruz, fakat pek dikkate alınmıyor.. Almanya’nın üç yıl önceki verilerine göre 3 bin müteahhidi var.. Avrupa ülkelerinin toplamında 30 bin müteahhit bulunuyor.. Türkiye de ise 350 bin müteahhit var.. Buradan kaynaklanıyor pek çok şey…”

Yani; açık açık MÜTEAHHİTLERİ ve bu kadar müteahhide çalışma izni veren kurumları suçluyor..

Peki, kendileri sütten çıkmış ak kaşık mı?

Buna cevabı da, paylaşımıma yorum yapan Kurtay Belet vermiş..

Dikkatle okumanızı tavsiye ederim..

Uzmanlarımız, akademisyenlerimiz, meslek odalarımız abi..

Hangisi dürüst?

Hangisinde meslek etiği, namusu var (tam)?

İdeolojilerine aykırı herkesi mahkeme mahkeme süründüren, bıktırıp kaçıran Mimarlar-Mühendisler Odası misal..

BAE’nin İstanbul’da gökdelen yapma işine dava üstüne dava açıp, sonunda da yatırım yapacak kraliyet ailesini adeta kovmuşlardı buralardan..

Hem de imarlı arsada, devletin açtığı ihaleden almıştı..

Ama aynı Mimarlar Odası, Aydın Doğan’ın İstanbul’un göbeğine diktiği Trump kulelerini mahkemeye dahi vermemişti..

Yaptıkları açıklamada da, “bizim projeden haberdar olduğumuzda mahkemeye gitme süreci geçmişti” demişlerdi..

Şimdi sormam gerekiyor;

1- Yıkılan onca binanın mimarı-mühendisi bunların üyeleri değil mi?

2- Oda ne yapmış?

3- Üyelerini ne şekilde denetlemiş?

4- Hangi eksikliklerin giderilmesi için çaba göstermiş?

5- Yıkılan onca binanın mimar ve mühendislerine ne gibi yaptırım yapacaklarmış?

Bugün ellerini silkeleyip kenara çekilerek, “o suçlu bu suçlu hepsi devletin suçu” diye atıp tutmak kolay..

Demem o ki Ali Abi,

Bizde de, odalarımızda da, uzmanlarımızda da ne meslek ahlakı, ne vicdan, ne de dürüstlük kalmış..

Evet çok sayın adı geçen Oda’ların yöneticileri..

Bir siyasi partinin arka bahçesi olmanın ve işinize gelmedi mi dava üstüne dava açmanın dışında ne iş yaparsınız?

Ve Kurtay Belet’in söylediklerine ve sorduğu 5 soruya bir cevabınız var mı?

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.