Latif ŞİMŞEK
Köşe Yazarı
Latif ŞİMŞEK
 

15 Temmuz’un Namusu ve Kahpeler

Bir milletin kaderinde, sadece “Kader” denilecek yazgılar vardır. İşte 15 Temmuz “Kurtuluş Mücadelesi” bu yazgılardan biridir. Sadece Türkiye ve Türkler adına değil, tüm İslam Alemi için yepyeni bir başlangıçtır. 15 Temmuz bir ihanettir hainler adına, bir çöküştür, katilliktir, insanlık adına vahşet, peygamber adına hürmetsizlik, utanmazlıktır. 15 Temmuz, Evangelistler, Neoconlar, Siyonistler ve bilimum Haçlılar adına, geleneksel bir kalleşliktir. Sözde demokrasi havarileri adına iki yüzlülüktür. Şereften, namustan bahseden, eli kanlı dünya liderleri adına bir şerefsizlik, namussuzluktur. Dünyaya yükseklerden bakanlar için bir alçaklıktır. Hıristiyanlık adına, Yahudilik adına, yüz yıldır İslam Dünyasında kardeşi kardeşe kırdıranlar için bir dinsizliktir 15 Temmuz.  Afganistan'dan başlayıp, Bosna'ya uzanan yolda bir “jenosid” dir. Saray Bosna'da binlerce Müslüman kadının ırzına geçilirken, bu alçaklığı susarak onaylayanlar adına bir kahpeliktir. On binlerce Müslüman toplu mezarlara gömülürken, gözlerini kapatanlar için, “Ruhunu şeytana satmışlık” tır.  15 Temmuz nedir ve ne değildir? On Beş Temmuz, inananlar adına bir zaferdir kuşkusuz. Yeni bir “Kurtuluş Savaşı” dır. On Beş Temmuz ne yalnızca “FETÖ” dür. Ne de hedef yalnızca “Erdoğan” dır. 15 Temmuz, “FETÖ” yü iğrenç bir maşa gibi kullanan, Amerika'nın, Avrupa'nın, İsrail'in, İslam Dünyası'na dönük top yekun bir saldırısı ve “yok” etme planıdır. Önümüzdeki 50-100 yıl boyunca, İslam dünyasına önderlik ederek, enerji ve savunma sistemlerinde dışa bağımlılıktan, yerli, yeterli ve rekabetçi bir üretime dönecek Türkiye'nin Batı'yı telaşlandırmasıdır 15 Temmuz. Dünyanın Jandarmalığına soyunan ve dünyanın kaynaklarını aralarında pay edenlerin, geleceklerinden korkmaya başladıklarını gösteren bir dönüm noktasıdır 15 Temmuz. Birinci Dünya Savaşı'nın ardından, tüm insanlığı köleleştiren ve tüketim bağımlısı haline getirenlerin, bir gün ürettikleri kanda boğulacaklarının hesabını yapmaya başladıkları gündür 15 Temmuz. 15 Temmuz, Filistin'de bir çocuğun gözyaşı, Irak'ta bir yetimin feryadı, Suriye'de bir kadının namusu, Mısır'da bir dindarın sabrıdır. 15 Temmuz Türkiye'de ise, Avrupa'ya, Amerika'ya, İsrail'e, her türlü Uluslar arası legal çetelere karşı güçlü bir “Haykırış” tır.  15 Temmuz, 249 yiğidin can verdiği, 2 bin 300 kahramanın, kurşunların üstüne gittiği yepyeni bir “Başlangıç” tır. 15 Temmuz, özgürlüğüne, vatan toprağına ve liderine sahip çıkan milyonların gür sesidir. FETÖ ve PKK terörüne ve bu örgütlerle çekinmeden işbirliği yapanlara, okka gibi bir “Osmanlı Tokat”ıdır. 15 Temmuz, “Kontrollü Darbe” diyerek, bu başkaldırıyı küçümsemeye çalışanlara verilen bir cesaret dersidir. Onur ve insanlık dersidir. Vatan ve bayrak sevdası dersidir. İşgal girişiminin başarısız olması nedeniyle, bu toprakları kontrol edemeyeceklerini anlayan, siyasi teröristlerin yüzüne yapışan ve silinmeyecek bir kılıç izidir 15 Temmuz. 15 Temmuz bu ülkenin namusudur. Namusa, toprağa, bayrağa ve bağımsızlığa sahip çıkan şehitlere minnet borçluyuz. Gazilerimiz ise hepimizin göğsünde canlı bir onur madalyasıdır. Şehitlerimizin geride bıraktıklarına ve gazilerimizin geleceklerine sahip çıkmak, onları asla ve asla yalnız bırakmamak ise tek tek hepimizin minnet ve namus borcudur.
Ekleme Tarihi: 30 Temmuz 2017 - Pazar

15 Temmuz’un Namusu ve Kahpeler

Bir milletin kaderinde, sadece “Kader” denilecek yazgılar vardır.
İşte 15 Temmuz “Kurtuluş Mücadelesi” bu yazgılardan biridir. Sadece Türkiye ve Türkler adına değil, tüm İslam Alemi için yepyeni bir başlangıçtır.
15 Temmuz bir ihanettir hainler adına, bir çöküştür, katilliktir, insanlık adına vahşet, peygamber adına hürmetsizlik, utanmazlıktır.
15 Temmuz, Evangelistler, Neoconlar, Siyonistler ve bilimum Haçlılar adına, geleneksel bir kalleşliktir. Sözde demokrasi havarileri adına iki yüzlülüktür. Şereften, namustan bahseden, eli kanlı dünya liderleri adına bir şerefsizlik, namussuzluktur. Dünyaya yükseklerden bakanlar için bir alçaklıktır.
Hıristiyanlık adına, Yahudilik adına, yüz yıldır İslam Dünyasında kardeşi kardeşe kırdıranlar için bir dinsizliktir 15 Temmuz. 
Afganistan'dan başlayıp, Bosna'ya uzanan yolda bir “jenosid” dir. Saray Bosna'da binlerce Müslüman kadının ırzına geçilirken, bu alçaklığı susarak onaylayanlar adına bir kahpeliktir. On binlerce Müslüman toplu mezarlara gömülürken, gözlerini kapatanlar için, “Ruhunu şeytana satmışlık” tır. 
15 Temmuz nedir ve ne değildir?
On Beş Temmuz, inananlar adına bir zaferdir kuşkusuz. Yeni bir “Kurtuluş Savaşı” dır.
On Beş Temmuz ne yalnızca “FETÖ” dür. Ne de hedef yalnızca “Erdoğan” dır.
15 Temmuz, “FETÖ” yü iğrenç bir maşa gibi kullanan, Amerika'nın, Avrupa'nın, İsrail'in, İslam Dünyası'na dönük top yekun bir saldırısı ve “yok” etme planıdır. Önümüzdeki 50-100 yıl boyunca, İslam dünyasına önderlik ederek, enerji ve savunma sistemlerinde dışa bağımlılıktan, yerli, yeterli ve rekabetçi bir üretime dönecek Türkiye'nin Batı'yı telaşlandırmasıdır 15 Temmuz.
Dünyanın Jandarmalığına soyunan ve dünyanın kaynaklarını aralarında pay edenlerin, geleceklerinden korkmaya başladıklarını gösteren bir dönüm noktasıdır 15 Temmuz. Birinci Dünya Savaşı'nın ardından, tüm insanlığı köleleştiren ve tüketim bağımlısı haline getirenlerin, bir gün ürettikleri kanda boğulacaklarının hesabını yapmaya başladıkları gündür 15 Temmuz.
15 Temmuz, Filistin'de bir çocuğun gözyaşı, Irak'ta bir yetimin feryadı, Suriye'de bir kadının namusu, Mısır'da bir dindarın sabrıdır. 15 Temmuz Türkiye'de ise, Avrupa'ya, Amerika'ya, İsrail'e, her türlü Uluslar arası legal çetelere karşı güçlü bir “Haykırış” tır. 
15 Temmuz, 249 yiğidin can verdiği, 2 bin 300 kahramanın, kurşunların üstüne gittiği yepyeni bir “Başlangıç” tır. 15 Temmuz, özgürlüğüne, vatan toprağına ve liderine sahip çıkan milyonların gür sesidir.
FETÖ ve PKK terörüne ve bu örgütlerle çekinmeden işbirliği yapanlara, okka gibi bir “Osmanlı Tokat”ıdır.
15 Temmuz, “Kontrollü Darbe” diyerek, bu başkaldırıyı küçümsemeye çalışanlara verilen bir cesaret dersidir. Onur ve insanlık dersidir. Vatan ve bayrak sevdası dersidir. İşgal girişiminin başarısız olması nedeniyle, bu toprakları kontrol edemeyeceklerini anlayan, siyasi teröristlerin yüzüne yapışan ve silinmeyecek bir kılıç izidir 15 Temmuz.
15 Temmuz bu ülkenin namusudur.
Namusa, toprağa, bayrağa ve bağımsızlığa sahip çıkan şehitlere minnet borçluyuz.
Gazilerimiz ise hepimizin göğsünde canlı bir onur madalyasıdır.
Şehitlerimizin geride bıraktıklarına ve gazilerimizin geleceklerine sahip çıkmak, onları asla ve asla yalnız bırakmamak ise tek tek hepimizin minnet ve namus borcudur.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.