Değerli Dostlar bugünkü yazımın konusu, “ANFAŞ Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi” hakkında Antalya, sadece bir tatil destinasyonu değil, aynı zamanda Türkiye’nin ekonomik ve kültürel vitrinidir. Bu vitrinin merkezinde yer alan ANFAŞ Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi, yılda yüzbinlerce kişiyi ağırlayan, şehrin nabzını tutan bir yapıdır. Tarımdan gıdaya, turizmden teknolojiye kadar birçok sektörü bir araya getiren ANFAŞ, Antalya’nın dünyaya açılan kapısıdır. Ancak bu dev kapının ardında sessiz ama derin bir kriz saklı: Can güvenliği riski. Evet, ANFAŞ’ın vizyonu büyüleyici olabilir, ancak mevcut durumu karanlık soru işaretleriyle çevrilidir. Bu yazının amacı bir kurumu karalamak değil, kamu yararını önceleyen bir sorgulamayı gündeme taşımaktır. Çünkü konu, sadece fuarcılıkla sınırlı değil; doğrudan insan hayatını ilgilendiren bir güvenlik meselesidir. İmar Sorunu: Koca Bir Yapı, Ama Kaçak! İlk sorun iskan. 2014 yılında mimari projeleri tamamlanan ANFAŞ tam 10 yıldır iskansız bir şekilde faaliyet gösteriyor. Bu durum resmi olarak da doğrulanmış durumda. Neden? Çünkü yangın önleme sistemleri eksik. Uzmanların ifadelerine göre fuar alanında, çatının başlangıç noktası olan 7,5 metrelik yüksekliğe yerleştirilen yangın söndürme sprinklerleri bırakın yangını söndürmeyi, kendi çevresini bile ıslatmakta yetersiz kalıyor. Bu sistemin ne denetimi yapılmış ne de tatbikatı gerçekleştirilmiş. Üstelik Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi tarafından resmen geçerlilik verilmemiş. Bu nedenle, ANFAŞ’ın iskânı da verilemiyor. Çünkü iskân, yalnızca bir imar belgesi değil; içinde faaliyet yürütülen bir yapının insan hayatı açısından güvenli olduğunu belgeleyen bir devlet onayıdır. İki Yüzlü Uygulama: Oteller Kapatılıyor, ANFAŞ Açık Kalıyor Antalya’da yangın güvenliği gerekçesiyle bugüne kadar 174 otel kapatıldı. Bu işletmeler, risk taşıdığı için geçici ya da kalıcı olarak faaliyetlerine son vermek zorunda kaldı. Ama aynı gerekçeler ANFAŞ için neden işletilmiyor? ANFAŞ gibi her yıl binlerce insanın ziyaret ettiği kalabalıkların toplandığı bir mekânda en küçük bir yangın çıkması bile, geri dönüşü olmayan sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, can güvenliği eksikse, bu yapı da tıpkı o 174 otel gibi geçici süreyle etkinliklere kapatılmalıdır. Burada yaşanabilecek olası bir faciada, başta ANFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı olmak üzere tüm yönetim kurulu ve yerel idareler de bu sorumluluğun altında kalacaktır. “Atom Bombası Bile Yıkamaz” Sözü: Bir Direnç mi, İtiraf mı? Ali Bıdı’nın geçtiğimiz günlerdeki basın toplantısında kullandığı “Bu fuarı atom bombası bile yıkamaz” ifadesi ilk bakışta bir özgüven beyanı gibi görünebilir. Ancak bu söylem, kamu güvenliği gibi ciddi bir mesele karşısında fazlasıyla ajitatif ve sorumluluktan uzak bir tutumdur. Gerçek şu ki, ANFAŞ’ı atom bombası değil, ama ihmal, kuralsızlık ve keyfi yönetim anlayışı çok rahat yıkabilir. Ve belki de en tehlikeli bomba, işte bu üçlüdür. Bedava Alanlar, Zarar Eden Kurum: ANFAŞ Nereye Gidiyor? Gelelim diğer bir çarpıcı iddiaya: Mali disiplinsizlik iddiası. Haber merkezimize ulaşan belgelere göre, 18-20 Eylül 2025 tarihlerinde düzenlenecek ANFAŞ Fresh Antalya fuarı kapsamında 180.000 TL değerindeki bir alan, “Ali Bey’in bilgisi dahilinde” tamamen bedelsiz olarak verilmiş. Bu iddia doğruysa, kurumun gelir modeli sorgulanmalıdır. Zira kamuya hizmet etmesi gereken bir yapının, kişisel ilişkiler ya da keyfi kararlarla maddi zarara uğratılması ANFAŞ’ı ticari anlamda da içinden çıkılmaz bir krize sürükleyebilir. Bu tarz uygulamalar kurumu yalnızca finansal değil, etik olarak da zayıflatır. ANFAŞ, kamuoyunun gözünde güvenilirliğini yitirirse, fuar katılımcılarının da yatırımcıların da rotası başka şehirlere kayar. Antalya, vitrinini kaybeder. Bu yazının amacı yıkmak değil uyarmaktır. ANFAŞ Fresh Antalya'da Şaşırtan Gelişme: Katılacak Denilen Firmalar İzmir’e Gidiyor 18-20 Eylül 2025 tarihlerinde düzenlenecek olan ANFAŞ Fresh Antalya Fuarı’na katılacakları duyurulan bazı firmaların, fuarda yer almayacakları ortaya çıktı. Yapılan araştırmalar sonucunda adı ANFAŞ katılımcısı olarak geçen birçok kuruluşun, aynı tarihlerde İzmir’de gerçekleştirilecek olan Interfresh Eurasia Fuarı’na katılacaklarını beyan ettikleri belirlendi. Bu durum, ANFAŞ Fresh Antalya’nın katılımcı listesine ilişkin soru işaretlerini artırdı. ANFAŞ gibi önemli bir yapı, ihmallerin değil; denetimin, şeffaflığın ve kurumsal aklın yönettiği bir merkeze dönüşmelidir. Bunun için atılabilecek adımlar net: Yangın güvenliği sistemleri uluslararası standartlara uygun şekilde acilen kurulmalıdır. İskan alınmadan hiçbir fuar etkinliğine izin verilmemelidir. Kurumsal maliyet ve gelir akışları denetlenmeli; bedelsiz alan tahsisleri sona erdirilmelidir. Yönetim kurulu, kamuoyuna açık ve belgeli bir faaliyet raporu sunmalıdır. Denetim kurumları (belediye, itfaiye, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü) görevlerini gecikmeksizin yerine getirmelidir. Ya Şeffaflık, Ya Sessizlik Antalya halkının, yatırımcının ve ziyaretçinin ANFAŞ’a güven duyması için önce yönetimin kendini sorgulaması gerekiyor. Çünkü göz alıcı vitrinler bir yere kadar; asıl önemli olan o vitrinin arkasındaki yapının ne kadar sağlam olduğu... Ve bu yapı, şu anda sallanıyor. Unutmayalım: Yangın bir kıvılcımla başlar. Ama asıl yangın, ihmal ve suskunlukla büyür.