Değerli Dostlar bugünkü yazımın konusu, “Varyant Plajları” hakkında Antalya… Turkuaz denizi, altın sarısı kumsalları ve dört mevsim güneşiyle Türkiye’nin incisi… Her yıl milyonlarca turistin akın ettiği bu eşsiz şehirde, bir başka manzara yaşanıyor: Plajda güneşlenenlerin birkaç metre ötesinde, geçim derdindeki esnaf ayakta kalma savaşı veriyor. Ancak bu savaş artık sadece ekonomik değil; bu kez karşılarında bürokrasi, şirketler ve kamu idaresi var. Varyant Plajları: Güzelliğin Gölgesinde Bir Dram Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde, Meltem Mahallesi Akdeniz Bulvarı’nda yer alan Varyant Plajları… Antalya halkının nefes aldığı, yabancı turistlerin uğrak noktası olan bu bölge, son dönemde büyük bir karmaşanın merkezi haline geldi. Konyaaltı Sahil Projesi kapsamında işletmeye açılan bu plajların yönetimi, özel sektör eliyle yürütülüyor. Alkoçlar A.Ş. ve Tursetalya Ltd. Şti. gibi büyük firmalar devletten kiralayarak, esnafa yıllık yüksek meblağlarla tekrar kiraya veriyor Ancak asıl sorun, bu firmalar ile burada faaliyet gösteren küçük esnaf arasında yaşanıyor. Kim bu “İşgalciler”? Gerçekten İşgalciler Mi? Antalya Valiliği ve Kaymakamlığı, son dönemde aldığı bir dizi kararla, bu bölgede faaliyet gösteren bazı esnafların işgalci olduğunu belirterek yıkım kararları aldı. Görünüşte devlet görevini yapıyor: İşgal varsa müdahale etmeli. Ancak bu “işgal” neye göre tanımlanıyor? Elde ettiğimiz belgelere göre, esnaflar bu alanlarda Alkoçlar A.Ş. ve Tursetalya Ltd. Şti. ile sözleşme imzalayarak faaliyet göstermekte. Sözleşmenin 3. maddesi ise her şeyi açıkça ortaya koyuyor: “Konyaaltı Sahil Projesi sınırları içerisinde bulunan Antalya ili Muratpaşa ilçesi Meltem Mahallesi Akdeniz Blv. VARYANT PLAJ numaralı 1000 m² büfe ve plaj alanı (işyeri) üzerindeki işletme kira hakkının, işbu sözleşmede belirlenen ‘Kira Bedeli’ mukabilinde ve yine bu sözleşme ile belirlenen süre için işletmeciye bırakılması hususunda tarafların karşılıklı hak ve mükellefiyetlerini belirler.” Antalya'nın Meltem Mahallesi'nde bulunan Varyant Plajları esnafı, Alkoçlar A.Ş. ve Tursetalya Ltd. Şti. ile imzaladıkları sözleşme doğrultusunda 1000 m²'lik büfe ve plaj alanlarında büyük masraflar yaparak daha iyi hizmet sunmayı hedeflediler. Ancak şimdi, sözleşmelerine rağmen, bu alanların yıkılma tehdidiyle karşı karşıyalar. Esnaflar, yapılan yatırım ve harcamaların sorumlusunun, sözleşme kapsamında kendilerine alanları kiralayan Alkoçlar A.Ş. ve Tursetalya Ltd. Şti. olduğunu belirtiyor. Yıkım gerçekleşirse, tüm yapılan çalışmaların sorumluluğunun Alkoçlar A.Ş. ve Tursetalya Ltd. Şti. olacağı ifade ediliyor. Yani esnafın burada durmasının, çalışmasının ve halka hizmet vermesinin yasal bir dayanağı var. Ancak bu sözleşmelere rağmen, esnaf bugün “işgalci” damgası yiyor ve plaj alanı yıkımla karşı karşıya kalıyor. Şirketler Neden Sessiz? İşin en çarpıcı tarafı ise Alkoçlar A.Ş. ve Tursetalya Ltd. Şti.’nin bu gelişmelere karşı sessiz kalması. Esnafla imzalanan sözleşmeler ortada. Bu şirketler, büfelerin ve plaj alanlarının kullanım hakkını devretmiş durumda. Ancak şimdi, valilik ve kaymakamlık tarafından gelen “işgalci” tanımlamasına karşı tek kelime etmiyorlar. Sahi, soruyoruz: Bu şirketler neden susuyor? Esnafla yapılmış resmi sözleşmeleri savunmak bu kadar mı zor? Yoksa bu suskunluk bir stratejinin parçası mı? Antalya Büyükşehir Belediyesi Ne Yapıyor? Bu noktada Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin duruşu da sorgulanmalı. Şehrin en değerli sahil şeridinde yaşanan bu kriz, belediyenin gözü önünde yaşanıyor. Yerel yönetimin hem esnafın haklarını hem de kamu yararını gözetmesi gerekirken bu karmaşanın neresinde durduğunu kamuoyu anlamakta zorlanıyor. Bir Plajdan Fazlası: Bu, Bir Geçim Meselesi Varyant Plajları sadece bir sahil şeridi değil. Onlarca esnaf, yüzlerce çalışan ve binlerce müşterinin hayatına dokunan bir ekosistem. Bir yanda geçimini sağlayan insanlar, diğer yanda bürokratik kör dövüşü… Ortada ise ne hukuk devleti ilkesi var ne de sosyal adalet… Eğer bu ülkede resmi sözleşmeler geçersizse, hangi belgeye güveneceğiz? Eğer devletle iş yapan firmalar, esnafı ortada bırakacaksa kimle çalışacağız? Son Söz: Sessizliğin Bedeli Bu yazıyı okuyan herkesin aklında aynı soru olmalı: Gerçekten işgalci kim? Yasal sözleşmeye dayalı olarak çalışan esnaf mı, yoksa bu sözleşmeleri görmezden gelen sistem mi? Varyant Plajlarındaki esnaflar şu an ayakta kalmaya çalışıyor. Belki yarın plajlar yerle bir edilecek. Belki bir sonraki yaz o plajlarda esnaflar kalmayacak. Varyant Plaj bölgesinde Esnaf kalmazsa eleman istihdamı da olmayacak demektir.