Değerli Dostlar bugünkü yazımın konusu, “Esnaf Odaları" hakkında
Antalya’yı konuştuğumuzda yıllardır turizmden, üretimden, ticari enerjiden söz ederdik. Ne yazık ki artık başka bir şey konuşuyoruz:
Hakkında hükmü kesinleşmiş cezalar bulunan oda başkanlarını.
Bu, gizli saklı bir kulis iddiası değil.
Gazete arşivleri ortada.
Mahkeme kararları ortada.
Kamuoyunun gözü önünde yaşanmış ve kesinleşmiş süreçler…
Bir oda başkanı hakkında rüşvetten ceza…
Bir diğeri hakkında resmî belgede sahtecilik hükmü…
Bir başkası hakkında tehdit, hakaret…
Bazıları paraya çevrilmiş, bazıları ertelenmiş.
Ama hepsinde ortak bir gerçek var:
Bu kişiler hâlâ esnafı temsil ediyor.
Soruyorum?
Bir esnaf, sabıka kaydında küçücük bir leke varsa ruhsat alamazken,
krediye erişemezken, ihaleye giremezken;
Esnaf odalarının başında, mahkeme kararına rağmen koltuğunda oturan insanlar nasıl olabilir?
Bu yalnızca bir yönetim kusuru değildir.
Bu, adalete meydan okumaktır.
Esnafın emeğiyle yükselen kurumlar, birilerinin ömür boyu tapulu malı değildir.
Yirmi, otuz yıl koltuk bırakmayan, eleştirileni fişleyen, kendini derebeyi sanan bir düzen…
Ve biz, bunu sessizce izliyoruz.
Oda başkanı dediğin, sadece yasal sorunsuzluk taşımakla yetinemez.
Bu makam, ahlaki örnek olma makamıdır.
Hakkında kesinleşmiş ceza bulunan birinin o koltukta oturması kabul edilemez.
Cumhuriyet’in milletvekili seçilmeye engel saydığı suçlar, nasıl oluyor da esnaf odasında sorun teşkil etmiyor?
Bu tablo siyaset için de bir yüzleşme aynasıdır:
“Temiz siyaset” diyorsanız, önce temiz temsil şart.
Ve kimse kendini kandırmasın:
Bu dosyalar kabarıyor.
Güneş er ya da geç doğar; adaletin ışığı bu gölgeleri aydınlatır.
Bu koltuklara çöreklenmiş kim varsa, toplumun vicdanı onları sonunda yargılar.
Antalya’nın esnafı; alnının teri, elinin emeği, gece gündüz ekmeğinin derdinde.
Onlar lekesiz temsilciler hak ediyor.
Sessiz olabilirler, korkuyor olabilirler, ama bekliyorlar.
Bu nedenle çağrım açıktır:
Temiz Eller Operasyonu artık bir lüks değil, zorunluluktur.
Mevzuat değişmeli, denetim sistemi güçlenmeli,
kesinleşmiş cezası olan kim olursa olsun o makamlardan çekilmelidir.
Antalya için,
esnafın onuru için,
adalet duygusu için…
Bu hesap sorulacak.
Bu değişim gelecek.
Ve yakında; esnafın can damarı olan kredi kooperatiflerinde dönen şaibeli işlerin nasıl yürüdüğünü, devletin nasıl yanıltıldığını, kimin kimi tokatladığını daha da detaylı yazacağız.
Dosyalar hazır.
Belgeler yerinde.
Bugün konuşmazsak, yarın çok geç olacak.
