Taner ŞAHİN
Köşe Yazarı
Taner ŞAHİN
 

Haberlerimizden Rahatsız Olan CW Enerji’den Trajikomik Şikâyet

Değerli Dostlar bugünkü yazımın konusu, “Trajikomik Şikâyet” hakkında Antalyahabertakip.com Üzerinden “Uzlaşma” Değil, Susturma Denemesi! Türkiye’de bir haberin doğruluğu, içeriği, belgeleri ve etkisi üzerinden değil; kimin rahatsız olduğu ve kimin şikâyet ettiği üzerinden yargılanıyor artık. En acısı da bu çarpık düzene alet olanların arasında kendisini “Basın Konseyi” gibi süslü isimlerle tanıtan, ama özünde ne bağımsız ne de tarafsız olan yapılar yer alıyor. İfade özgürlüğünü korumakla, basın ahlakını savunmakla görevli olduğunu iddia eden bu sözde konseye karşı artık bir çift lafımız var! Kim Bu Basın Konseyi? Sayfalarında "özdenetim", "etik ilkeler", "uzlaşma kültürü" gibi kavramlarla süslenmiş cümleler sıralayan bu yapı, hukuki bir merci değildir, mahkeme değildir, hâkim savcı hiç değildir. Ama son günlerdeki tutumlarıyla adeta oto-sansür dayatmasının resmi sözcüsü gibi davranmaktadır. İşte son örnek: Antalyahabertakip.com sitemizde 08.07.2025 tarihinde yayımlanan “CW Enerji’de Karanlıkta Kalan Güneş: Bir Halka Açık Şirketin Gölge Yönetimi ve Fason Sözleşme Oyunları” başlıklı haberimiz, belgeli, tanıklı, araştırmalı bir haberdir. Sıradan bir dedikodu, sosyal medya iddiası ya da kurgu değildir. Ancak bu haber, CW Enerji, Tarzan Tarık Sarvan, Volkan Yılmaz ve şirket avukatlarının canını sıkmış olacak ki, rotayı mahkemeye ya da kamu kurumlarına değil, Basın Konseyi adı verilen bu sözde “arabulucu” yapıya çevirmişler. Ve ardından kapımıza gelen bir yazı: “Uzlaşma isteğiniz olup olmadığını bildiriniz…” “Eğer değerlendirme yollarsanız, kurulumuza sunarız…” Pardon ama siz kimsiniz? Basın Konseyi Kimdir, Yetkisi Nedir? Önce temel soruyu soralım: Basın Konseyi bir devlet kurumu değil, bir mahkeme değil, RTÜK değil, BİK değil. Sadece sivil bir inisiyatif yani bir STK. İsteyen üye olur, isteyen olmaz. Üye olmayan bir medya kuruluşuna yaptırım yetkisi yoktur, ceza kesemez, erişim engelleyemez, kararları bağlayıcı değildir. Peki neden böyle bir ciddiyetle, “resmi bir organmış” gibi davranıyor? Neden “uzlaşma” gibi yumuşak ifadelerin arkasında bir tür “yargılama” havası estiriyor? Neden gazetecilere parmak sallayan bir dille “7 gün içinde cevap verin yoksa kurulumuza arz ederiz” gibi kelimeler kullanılıyor? Yoksa Basın Konseyi, gücünü anayasal haklardan değil, şirketlerin şikayetinden mi alıyor? Basın Konseyi'nin Amacı Uzlaştırmak Değil, Sindirmektir Evet, açıkça söylüyoruz: Bu yapı, özellikle son dönemde “büyük reklam veren” şirketlerin ya da itibarı zedelenmekten korkan holdinglerin “manevi temizlikçisi” gibi davranmaya başlamıştır. Adına “konsey” demekle meşru olamazsınız. Haberimizi savcılıklar takipsizlik vermemişse, bu haber “yargı sürecinde” demektir. Yargının bile susturmadığı haberi bir STK’nın bu kadar kolay yargılamaya kalkması tam bir gazetecilik garabetidir. Sayın Basın Konseyi: Biz Sizi Tanımıyoruz! İnternet sitenizin iletişim kısmında telefonu olmasına rağmen, arandığında böyle bir numara kullanılmamaktadır diyen, ama sonra çıkıp “Genel Yayın Yönetmeni’ne resmi yazı yolladık” diyen bir kuruma saygı duymamız mümkün değildir. Bu tutum; yağmacı şirketlerin avukatlarının “alternatif ceza yargısı” gibi kullandığı, “aman susun, uzlaşalım, yargıya gitmeyin” baskısıyla çalışan bir susturma mekanizmasıdır. Sizin etik kararlarınız bizi ilgilendirmez. Sizin raporlarınız kamuoyunda “haberimizin doğru olup olmadığına” dair hiçbir anlam taşımaz. Biz gazeteciyiz. Bir STK’nın değil, kamuoyunun vicdanının ve anayasal hakların temsilcisiyiz. “Gülmekten Cevap Yazamadığımız” Evrak Basın Konseyi'nden gelen yazı; biçimiyle, diliyle, tonu ve ciddiyetsizliğiyle bizim açımızdan komik, talihsiz ve ürkütücü bir belgedir. Öyle ki, bir yerimizle gülmemek elde değil. Haberin yayınlandığı siteye dair hiçbir teknik bilgiye sahip olmayan bir yapı, kendini bir “gazetecilik mahkemesi” olarak lanse etmeye çalışıyor. Bizi “Antalyahabertakip.com Genel Yayın Yönetmeni” sıfatıyla muhatap alıp yazı yolluyor. Ne münasebet? Biz sizden resmî belgeyle, evrakla uzlaşma istemedik. Siz de bize böyle bir rol biçemezsiniz. Son Sözümüz: Bu Tehditlere Boyun Eğmeyiz Haberimizin arkasındayız. Belgelerimiz, tanıklarımız, kaynaklarımız açık. İddiaları destekleyen kamu belgeleri, keşif raporları, kurum görüşleri ortadadır. Tarzan Tarık Sarvan ve CW Enerji yöneticileri haberimizden rahatsızsa, gidecekleri yer Basın Konseyi değil, mahkemedir. Hodri meydan! Biz susturulamayız. Basın Konseyi gibi yapıların dayattığı sözde “etik raporlarla” gazetecilik yapacak değiliz. Türkiye’de basın özgürlüğü hâlâ Anayasa’dadır ve hiçbir STK’nın logosunun altında gömülü değildir! Eğer Basın Haklarına Değer Veren Bir STK’ iseniz; Basın Konseyi, gazetecinin değil, patronun yanında yer almayı bırakmalıdır. Etik rapor değil, tarafsız rapor üretmelidir. Haberleri değil, yalanı sorgulamalıdır. Yoksa bu ülke, sadece ışığı değil, vicdanı da karanlıkta kalmış bir güneşe teslim olur.
Ekleme Tarihi: 26 Temmuz 2025 -Cumartesi

Haberlerimizden Rahatsız Olan CW Enerji’den Trajikomik Şikâyet

Değerli Dostlar bugünkü yazımın konusu, “Trajikomik Şikâyet” hakkında

Antalyahabertakip.com Üzerinden “Uzlaşma” Değil, Susturma Denemesi!

Türkiye’de bir haberin doğruluğu, içeriği, belgeleri ve etkisi üzerinden değil; kimin rahatsız olduğu ve kimin şikâyet ettiği üzerinden yargılanıyor artık.

En acısı da bu çarpık düzene alet olanların arasında kendisini “Basın Konseyi” gibi süslü isimlerle tanıtan, ama özünde ne bağımsız ne de tarafsız olan yapılar yer alıyor.

İfade özgürlüğünü korumakla, basın ahlakını savunmakla görevli olduğunu iddia eden bu sözde konseye karşı artık bir çift lafımız var!

Kim Bu Basın Konseyi?

Sayfalarında "özdenetim", "etik ilkeler", "uzlaşma kültürü" gibi kavramlarla süslenmiş cümleler sıralayan bu yapı, hukuki bir merci değildir, mahkeme değildir, hâkim savcı hiç değildir.

Ama son günlerdeki tutumlarıyla adeta oto-sansür dayatmasının resmi sözcüsü gibi davranmaktadır.

İşte son örnek:
Antalyahabertakip.com sitemizde 08.07.2025 tarihinde yayımlanan “CW Enerji’de Karanlıkta Kalan Güneş: Bir Halka Açık Şirketin Gölge Yönetimi ve Fason Sözleşme Oyunları” başlıklı haberimiz, belgeli, tanıklı, araştırmalı bir haberdir. Sıradan bir dedikodu, sosyal medya iddiası ya da kurgu değildir.
Ancak bu haber, CW Enerji, Tarzan Tarık Sarvan, Volkan Yılmaz ve şirket avukatlarının canını sıkmış olacak ki, rotayı mahkemeye ya da kamu kurumlarına değil, Basın Konseyi adı verilen bu sözde “arabulucu” yapıya çevirmişler.

Ve ardından kapımıza gelen bir yazı:

Uzlaşma isteğiniz olup olmadığını bildiriniz…”

Eğer değerlendirme yollarsanız, kurulumuza sunarız…

Pardon ama siz kimsiniz?

Basın Konseyi Kimdir, Yetkisi Nedir?

Önce temel soruyu soralım:

Basın Konseyi bir devlet kurumu değil, bir mahkeme değil, RTÜK değil, BİK değil.

Sadece sivil bir inisiyatif yani bir STK.

İsteyen üye olur, isteyen olmaz.

Üye olmayan bir medya kuruluşuna yaptırım yetkisi yoktur, ceza kesemez, erişim engelleyemez, kararları bağlayıcı değildir.

Peki neden böyle bir ciddiyetle, “resmi bir organmış” gibi davranıyor?

Neden “uzlaşma” gibi yumuşak ifadelerin arkasında bir tür “yargılama” havası estiriyor?

Neden gazetecilere parmak sallayan bir dille “7 gün içinde cevap verin yoksa kurulumuza arz ederiz” gibi kelimeler kullanılıyor?

Yoksa Basın Konseyi, gücünü anayasal haklardan değil, şirketlerin şikayetinden mi alıyor?

Basın Konseyi'nin Amacı Uzlaştırmak Değil, Sindirmektir

Evet, açıkça söylüyoruz:

Bu yapı, özellikle son dönemde “büyük reklam veren” şirketlerin ya da itibarı zedelenmekten korkan holdinglerin “manevi temizlikçisi” gibi davranmaya başlamıştır.

Adına “konsey” demekle meşru olamazsınız.

Haberimizi savcılıklar takipsizlik vermemişse, bu haber “yargı sürecinde” demektir.

Yargının bile susturmadığı haberi bir STK’nın bu kadar kolay yargılamaya kalkması tam bir gazetecilik garabetidir.

Sayın Basın Konseyi: Biz Sizi Tanımıyoruz!

İnternet sitenizin iletişim kısmında telefonu olmasına rağmen, arandığında böyle bir numara kullanılmamaktadır diyen, ama sonra çıkıp “Genel Yayın Yönetmeni’ne resmi yazı yolladık” diyen bir kuruma saygı duymamız mümkün değildir.

Bu tutum; yağmacı şirketlerin avukatlarının “alternatif ceza yargısı” gibi kullandığı,
“aman susun, uzlaşalım, yargıya gitmeyin” baskısıyla çalışan bir susturma mekanizmasıdır.

Sizin etik kararlarınız bizi ilgilendirmez.

Sizin raporlarınız kamuoyunda “haberimizin doğru olup olmadığına” dair hiçbir anlam taşımaz.

Biz gazeteciyiz.

Bir STK’nın değil, kamuoyunun vicdanının ve anayasal hakların temsilcisiyiz.

“Gülmekten Cevap Yazamadığımız” Evrak

Basın Konseyi'nden gelen yazı; biçimiyle, diliyle, tonu ve ciddiyetsizliğiyle bizim açımızdan komik, talihsiz ve ürkütücü bir belgedir.

Öyle ki, bir yerimizle gülmemek elde değil.

Haberin yayınlandığı siteye dair hiçbir teknik bilgiye sahip olmayan bir yapı, kendini bir “gazetecilik mahkemesi” olarak lanse etmeye çalışıyor.

Bizi “Antalyahabertakip.com Genel Yayın Yönetmeni” sıfatıyla muhatap alıp yazı yolluyor.
Ne münasebet?

Biz sizden resmî belgeyle, evrakla uzlaşma istemedik.

Siz de bize böyle bir rol biçemezsiniz.

Son Sözümüz: Bu Tehditlere Boyun Eğmeyiz

Haberimizin arkasındayız.

Belgelerimiz, tanıklarımız, kaynaklarımız açık.

İddiaları destekleyen kamu belgeleri, keşif raporları, kurum görüşleri ortadadır.

Tarzan Tarık Sarvan ve CW Enerji yöneticileri haberimizden rahatsızsa, gidecekleri yer Basın Konseyi değil, mahkemedir.

Hodri meydan!

Biz susturulamayız.

Basın Konseyi gibi yapıların dayattığı sözde “etik raporlarla” gazetecilik yapacak değiliz.

Türkiye’de basın özgürlüğü hâlâ Anayasa’dadır ve hiçbir STK’nın logosunun altında gömülü değildir!

Eğer Basın Haklarına Değer Veren Bir STK’ iseniz;

Basın Konseyi, gazetecinin değil, patronun yanında yer almayı bırakmalıdır.

Etik rapor değil, tarafsız rapor üretmelidir.

Haberleri değil, yalanı sorgulamalıdır.

Yoksa bu ülke, sadece ışığı değil, vicdanı da karanlıkta kalmış bir güneşe teslim olur.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.